Hayatta doğuyor, büyüyor ve olgunlaşıyoruz.
Hepimizin hayatta mutlaka önemli bir rolü var.
öyle süper kahraman filmlerindeki gibi Dünya’yı tek başımıza kurtarmayacağız elbette.
Ama hepimizin Dünya’ya sayısız katkısı var ve bunlar bireştiğinde hem Dünya hem de insanoğluna hek çok katılıyor.
Zorluklarla mücadele ise bize ilk önce acı veriyor gibi görünsede sonradan edindiğimiz tevcrübe ve verdiğimiz mücadele açısından da seneler sonra çok kıymetli oluyor.
İşte bakın insanoğlunun yaşamına benzer kelebek hikayesi de bize bunu anlatıyor.
“Bir gün, adam ormanda gezerken bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını gördü. Kozasındaki küçük delikten çıkmaya çabalayan kelebeği saatlerce izledi.
Sonra adam, kelebeğin kozadan çıkmak için çabalamaktan vazgeçtiğini, gücünün kalmadığını düşündü. Kelebeğe yardım edeyim de kolayca çıksın diye düşündü ve kozadaki deliği daha rahat çıksın diye büyüttü.
Bu sayede kelebek kozasından kolayca çıkabildi. Fakat çıkmaya daha hazır değildi, bedeni hala kuru ve kanatları buruş buruştu. Adam, kelebeğin gücünü toplayıp, kanatlarını açıp, uçacağını düşünüyordu. Ama Kelebek kozasından zamanından önce çıkmıştı. Ne kadar çabalasa da uçamadı ve buruşmuş kanatlarıyla yerde sürünmeye devam etti.
Adam iyi niyetli bir şekilde kelebeğe yardım etmeyi istemişti ama bilmediği nokta; kelebeğin kozadan çıkmak için çabalaması, bedenindeki sıvının kanatlarına gitmesini ve bu sayede doğru zamanda kozasından çıktığında uçabilmesini sağlayacaktı.
Hayat akarken sarf edilen çabalar, uğraşlar bizi hayatımızdaki bir sonraki adıma hazırlar, gerekli güce ulaşmayı sağlar. Kendi kanatlarınızla uçmak isterseniz emek vermeniz, zorluklarla mücadele etmeniz gerekir. Çocuğunuzun her istediğini, iyi niyetle yerine getirir ve hayatın zorlukları ile karşılaşmasına izin vermezseniz, aslında zamanı geldiğinde kendi kanatları ile uçmasını engellemiş olursunuz.