Haftalardır gözümüz bakanlar kurulu toplantısında.
Virüs tedbirlerine yönelik bir esneme olup olmayacağı konusu uzun süredir gündemde.
Virüs vaka sayılarının giderek düşmesi bu beklentileri giderek daha da artırdı.
Ancak daha önce de benzer manzaraları yaşadık.
Vaka sayıları düşer düşmez okuldan tatile her yerde aylar sonra yasaksız bir yaşamı bulur bulmaz kendimizi içine içine attık.
Sonrası?
Sonrası zaten malum ki hepimiz şimdi esneme olur mu olmaz mı telaşına düştük.
Oysa Türkiye oldukça iyi sürdürdüğü virüs savaşında en çok yarayı tam da düzeliyoruz derken vakaların yeniden pik yapmasıyla yaşadı.
Bu sebeple ben bu konuda oldukça titiz davranılması gerektiğini düşünüyorum.
Yeni bir dalga bizi adeta taş devrine geri iter.
Taş devrine itmekten kastım, psikolojik ve sosyal yaşama ayak uydurma meselesi.
Her adım bizi biraz daha alıştığımız sosyal mesafeyi ortadan kaldırmamız anlamını taşır ki, her seferinde böyle olduğunda vakayı pike çıkardık.
O yüzden bana göre hükümette böyle düşünüyor ki adımları tüm bunları değerlendirerek atmak istiyor.
Tamda vaka sayısı düşmüşken kendimizi de toplumu da riske atmak hiç mantıklı değil.
Hastalığı kontrol altına almamız halinde ise herkesten çok; yaşasın hayat..