Polatlı halkının yardımlaşma duygusuna hayran kalmamak mümkün değil. Sabah saatlerinden itibaren meydanda Polatlı Belediyesi ele Kızılay tarafından kurulan deprem yarım çadırlarını haber takibi amacıyla izlemeye gittim. Sabahıh ilk ışıklarıyla belerdiye ekiplerinin çalışmalarının bitmesiyle birlikte adeta bir yardım akını gelmeye başladı. Üstündeki kabanı çıkartıp veren, ayakkabı getiren, ısıtıcı bağışlayan, battaniyeleri kapıp soluğu orada alan, çocuk ve bebek malzemelerinden tutunda, gıda malzemelerine madar ne ararsanız vardı. İnsanın gözü yaşarıyor. Allah bize bu tür acıları bir daha göstermesin. Ama Türk Milleti, o kadar naif ve birbirine tutkun ki, ülke geneinde saatler içinde belkide depremzedelerin yaralarını aracak malzemelerin pek çoğu toplanıverdi. Yaşlısı genci öğrencisi esnafı hep bir yürek olup, yaraları sarmak adına örnek bir yardımlaşmaya imza attı. Bu tür birlikteliklerde insanın tüylerini diken diken eden manzaralara da rastlıyoruz. Kendi oyuncağını bağışlamak için çekine çekine gelen çocuklardan, soğuk havaya rağmen üstündeki kabanı bağışlayan, battaniyeyi, gıda malzemelerini titizlikle kolileyip getiren ve teslim ederken de “Aman evladım onda kendi yaptığım tarhana çorbası var dökülmesin. Soğuk havada insanların boğazından sıcak bi çorba geçsin” diyen teyzemden tutunda, her marka modelden ısıtıcılara kadar kısacası A’dan Z’e herşey bağışlandı. Banka önlerinde bağkur ile tarımsal desteklerini alan vatandaşlar, güvenlik görevlilerine “Yavrum şu parayı bi yatır depremdekilere” diyen emekli ve çiftçilerimiz. Getirilen neredeyse tüm yardımların tamamının içinden çıkan notlar da son derece anlam yüklü. Depremzedelerin yanında olduğunu iliklerine kadar hissettiren o notları kaleme alanların ortak görüşü ise, “Bizimde başımıza gelse onlarda aynı şeyi yapardı” diye dökülen duygusal cümleler. Resmi kurumlar tarafından organize edilen ve soğuk havaya rağmen saatlerce bu görevi ifa edip, gelen bağışçılara son derece nazik davranan için çalışan gönüllü kardeşlerimiz. Ambarındaki ürünü bağışlayan Tuncay kardeşime, Bir günlük hasılatının tamamını bağış yapan Ali Köksal kardeşime de gençliğin ne denli duyarlı olduğunu göstermelerinden ötürü şükralarımı sunuyorum. Hepiniz iyiki varsınız..