Dünya genelinde her 8 kişiden biri obeziteyle yaşıyor ve yetişkinlerde aşırı kilolu bireylerin oranı, 1990’dan bu yana yaklaşık iki kat arttı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), aşırı kiloyu vücutta fazla yağ birikmesi olarak tanımlarken, obeziteyi ise bu birikimin yol açtığı kronik sağlık sorunları olarak açıklıyor.

OBEZİTE ARTIŞI KÜRESEL BİR SORUN

DSÖ, vücut kitle endeksine göre 25’in üzerini aşırı kilolu, 30’un üzerini ise obezite olarak kabul ediyor. Obezite, tip 2 diyabet, kalp hastalıkları, bazı kanser türleri ve uyku bozuklukları gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açarken, genel yaşam kalitesini de olumsuz etkiliyor.

25 yıldır devam eden geleneksel iftar programı geniş katılımla gerçekleşti 25 yıldır devam eden geleneksel iftar programı geniş katılımla gerçekleşti

Aşırı kilo ve obezite, sadece yüksek gelirli ülkelerde değil, düşük ve orta gelirli ülkelerde de hızla yayılmaya başladı. 2022 yılı verilerine göre, dünya genelinde 18 yaş ve üzeri 2,5 milyar yetişkin aşırı kilolu, 890 milyondan fazlası ise obez. Bu oran 1990’a göre neredeyse iki kat artmış durumda. Ayrıca 5 yaş altı yaklaşık 37 milyon çocuk da aşırı kilolu. Küresel obezite oranları, özellikle Asya’da ve Afrika’da hızla artıyor.

DSÖ'nün raporlarına göre, 5-19 yaş arası çocuk ve ergenlerdeki aşırı kilolu oranı 1990’da sadece yüzde 2 iken, 2022’de bu oran 4 kat artarak yüzde 8’e çıktı. Erkeklerde obezite oranı yüzde 9,3, kızlarda ise yüzde 6,9’a yükseldi. Türkiye, bu grupta önemli bir artış gösteriyor.

Obezite Alarm Veriyor! Türkiye'nin Durumu Endişe Verici (1)

TÜRKİYE'DE OBEZİTE VAKALARI ARTIYOR 

Türkiye, dünya genelinde obezitenin en hızlı arttığı ülkeler arasında yer alıyor. 2017 yılına ait Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 15 yaş ve üzeri bireylerde obezite oranı yüzde 31,5. Bu oran kadınlarda yüzde 39,1, erkeklerde ise yüzde 24,6 olarak tespit edildi. Türkiye, 200 ülke arasında obezite oranları açısından kadınlarda 42’nci, erkeklerde ise 60’ıncı sırada bulunuyor.

Türkiye’de özellikle çocuklar ve gençler arasında aşırı kilo oranı alarm veriyor. 1990’da 5-14 yaş grubundaki aşırı kilolu ve obez çocuk sayısı 800 bin iken, 2021’de bu rakam 2,2 milyona çıktı. 2050 yılına gelindiğinde Türkiye’nin çocuklar arasında aşırı kilo oranında ilk 10 ülke arasında yer almayacağı öngörülse de, bu artış durdurulmazsa gelecekteki sonuçlar ciddi olabilir.

OBEZİTE, EKONOMİYE DE ZARAR VERİYOR

Obezite sadece sağlık için değil, ekonomi açısından da büyük bir tehdit oluşturuyor. DSÖ’ye göre, aşırı kilo ve obezitenin küresel maliyetleri, 2030 yılına kadar yılda 3 trilyon, 2060 yılına kadar ise 18 trilyon doları bulabilir. Düşük ve orta gelirli ülkelerde obezite oranlarının artması, bu sorunun küresel bir kriz haline gelmesine yol açıyor.

DSÖ, aşırı kilo ve obezitenin büyük ölçüde önlenebilir olduğunu vurguluyor. Sağlıklı beslenme, düzenli fiziksel aktivite ve doğru beslenme alışkanlıkları gibi müdahalelerle riskler azaltılabilir. Ancak obeziteyle mücadele yalnızca bireysel değil, toplumsal bir sorumluluk olarak ele alınmalı. Sağlıklı yaşam tarzlarının teşvik edilmesi ve obeziteye karşı küresel eylemler gereklidir.

Dünya Sağlık Asamblesi, 2022’de obezitenin önlenmesi için yeni stratejiler kabul etmiş, DSÖ Hızlandırma Planı’nı onaylamıştır. Obeziteye karşı alınacak önlemler, yalnızca sağlık alanında değil, ekonomide de büyük faydalar sağlayabilir. Ancak, acil müdahale edilmezse, 2050 yılında dünya genelindeki yetişkinlerin yaklaşık yüzde 60’ının aşırı kilolu veya obez olması bekleniyor. Türkiye de bu küresel sorunun en önemli parçalarından biri olmaya devam ediyor.

Muhabir: ZEYNEP PAMUK