Ankara’nın kalbinde Çukurambar'da yer alan MTA Tabiat Tarihi Müzesi, yediden yetmişe her yaştan ziyaretçiye ev sahipliği yaparak büyük bir ilgi odağı olmayı sürdürüyor. Türkiye'nin ilk ve en büyük doğa tarihi müzesi olan MTA, zengin koleksiyonu ve eğitici sergi düzenlemeleriyle dikkat çekiyor. Müze, doğa tarihi, paleontoloji, mineroloji ve jeoloji gibi farklı bilim dallarında benzersiz örnekler sunarak, her yaştan insanı bilgilendiriyor ve görsel bir yolculuğa çıkarıyor.
Müzede; fosil, kayaç ve mineral örneklerinin sergilendiği geniş alanlar bulunuyor. Çocuklar için interaktif bölümler, gençler ve yetişkinler içinde hem eğitici hem de tarihi zenginlik taşıyan sergiler ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunuyor. Özellikle 185 milyon yıllık dev ammonit ve 3500 yıl öncesine ait Maraş Fillerine ait fosiller, müzenin en dikkat çeken ve en çok ilgi gören parçaları arasında yer alıyor.
Müzenin "Bilim Tüneli" bölümü, ziyaretçilere Türkiye'nin jeolojik mirası ve dünyanın dört bir yanındaki doğal zenginlikleri tanıtarak bilimsel keşifler yapmalarına olanak sağlıyor. Ayrıca, diyorama bölümünde yer alan tükenmekte olan Türkiye'ye özgü bitki ve hayvanların canlandırmaları da müzeye olan ilgiyi artıran önemli faktörlerden biri.
MTA Tabiat Tarihi Müzesi, sadece bir bilim merkezi olmakla kalmıyor, aynı zamanda doğal ve kültürel mirasımızı geleceğe taşımada önemli bir rol üstleniyor. Türkiye’nin zengin jeolojik geçmişine ışık tutan müze, her yıl farklı şehirlerden gelen ziyaretçileri ağırlayarak, bu alandaki farkındalığı artırmayı başarıyor.
