Ramazan ayında uzun süren açlık periyotları nedeniyle beslenme düzenindeki değişiklikler de büyük önem taşıyor. Oruç tutarken vücudun ihtiyaç duyduğu besinleri dengeli bir şekilde almak, gün boyu enerjik kalmak ve sindirim sistemini rahatlatmak için doğru bir şekilde beslenmek gerekiyor.
TERCİH EDİLMESİ VE TERCİH EDİLMEMESİ GEREKEN BESİNLER
İftar ve sahurda tercih edilen yiyecekler, tüm günü belirleyen ana unsurlardır. Uzman Diyetisyen Hanife Altınsoy, özellikle Yumurta, peynir, süt ve yoğurt gibi protein içerikli besinler, ceviz, avokado, zeytinyağı gibi sağlıklı yağlar, çavdarlı, ekşi mayalı gibi tam tahıllar, kuru fasulye, nohut, mercimek gibi baklagiller ve her çeşit meyve ve sebzenin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı.
Bazı yiyeceklerin ise Ramazan sürecini daha da zorlaştıracağını belirten Altınsoy, “Rafine şeker ve glikoz şurubu içeren ürünler, işlenmiş et ürünleri, kızartmalar, hazır meyve suları ve gazlı içecekler tercih edilmemeli” ifadelerini kullandı.
“RAMAZANDA EGZERSİZ BIRAKILMAMALI”
Ramazan ayından önce diyet yapan kişileri uyaran Diyetisyen Altınsoy, “Ramazandan önce diyet yapan kişiler oruç tutarken zorlanmayacaktır. Sağlıklı beslenme alışkanlıklarını sürdürerek kilo vermeye devam edebilir, en azından kilolarını rahat bir şekilde koruyabilirler. Diyet sürecinde yaptıkları egzersizleri Ramazan ayında tamamen bırakmamalı, haftanın 3-4 günü 30-45 dk dahi olsa hafif tempoda yürüyüşlerini devam ettirmeliler. Günlük 2-2,5 L su ihtiyaçlarını mutlaka karşılamalılar” dedi.
İftar ve sahur arasındaki beslenmeye de dikkat edilmesi gerektiğini aktaran Altınsoy, “İftardan 2 saat sonra taze ya da kuru meyve ile yaptığınız yoğurtlu/kefirli ya da kuruyemişli bir ara öğün kan şekerinizi dengelemeye yardımcı olacaktır. Haftanın 1-2 günü iftar sonrası 1 porsiyon sütlü tatlı ya da bir dilim güllaç tüketilebilir. Günlük su ihtiyacımızı karşılamak için iftar sonrası 1,5 L kadar (8 bardak) su içmek önemli. Çay ve kahve tüketimini de sınırlandırmak gerekli” açıklamasını yaptı.
UZMAN İSİMDEN İFTAR ÇADIRI UYARISI
Ramazan ayında kurulan iftar çadırları bu sene artmış durumda. Vatandaşların iftar çadırları konusunda dikkatli olmasını söyleyen Altınsoy, açıklamasında, “İftar çadırlarında çıkan ramazan menülerinde çorba, bir ana yemek, pilav, salata-yoğurt-ayran ve tatlı şeklinde bir menü planlaması yapılmakta. Çorba ve pilav zaten karbonhidrat grubu olduğundan dolayı ekstra olarak ekmek tüketimine dikkat edilebilir. Bunun dışında yemekler yavaş yavaş yenilmeli ki doygunluk hissi oluşabilsin. Özellikle şeker hastası olanlar yemekle birlikte gelen tatlıyı tüketmekten kaçınmalı” ifadelerine yer verdi.
İftarda porsiyon kontrolüne mutlaka dikkat edilmesi gerektiğini belirten Uzman Diyetisyen Hanife Altınsoy, büyük porsiyonlarda yemek yemekten kaçınılması gerektiğini aktardı. Yemeklerin yavaş yavaş, çiğneyerek tüketilmesini vurgulayan uzman isim, sindirimi zor olan kırmızı etli yemeklerin yanında salata yenmesini tavsiye etti. Hanife Altınsoy, “İftardan hemen sonra uzanılmamalı. İftardan 1,5-2 saat sonra yapılan hafif tempoda bir yürüyüş hazmı kolaylaştıracaktır. Ayrıca iftar sonrası 1 fincan nane, rezene ya da zencefil çayı tüketmek hazımsızlığa iyi gelecektir” diyerek açıklamasına son verdi.
