Yener Öztürk, açıklamasında asgari ücretin 22 bin 104 TL olmasının ücretli kesimin milli gelirden aldığı payın her yıl erimesi ve gelir dağılımdaki adaletsizlikle çeliştiğini ifade etti.
"ÇALIŞANLARI ENFLASYONUN SEBEBİ OLARAK GÖRMEK KABUL EDİLEMEZ"
Ekonomik verilerin çalışanlar üzerinden düzeleceğini beklemek kabul edilebilir bir yaklaşım olmadığını söyleyen Öztürk, "2025 yılı için net 22.104 TL olarak açıklanan asgari ücret, ülkemizin gerçeklerini dikkate almayan ve emekçilerin beklentilerini karşılamaktan çok uzaktır. Ülkemizde ücretli kesimin milli gelirden aldığı pay her yıl erimeye devam ederken ve gelir dağılımı adaletsizliği artarken, çalışanları enflasyonun sebebi olarak görmek kabul edilebilir bir yaklaşım değildir." şeklinde konuştu.
"ASGARİ ÜCRETTE KÖKLÜ BİR DEĞİŞİKLİK YAPILMALI"
HAK-İŞ Yönetim Kurulu olarak belirlenen asgari ücretin mevcut ekonomik ve sosyal koşullarla uyumlu olmadığını belirten Öztürk, asgari ücretin yeniden düzenlenmesi gerektiğini savunarak, "HAK-İŞ Yönetim Kurulu olarak, belirlenen asgari ücretin günün ekonomik ve sosyal koşullarıyla uyumlu olmadığını belirtiyor, asgari ücrete ilişkin köklü bir değişiklik yapılarak, bütün çalışanları hayat pahalılığına karşı koruyacak ve toplu sözleşme düzenini bozmayacak, çalışanların aileleri ile beraber insanca yaşayabilmesine imkân tanıyacak bir düzenlemenin gerekliliğine inanıyoruz." ifadelerine yer verdi.
"HAK-İŞ OLARAK İTİRAZLARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ"
Öztürk ayrıca, işçilerin tamamının temsil edilmediği mevcut asgari ücret tespit komisyonunun antidemokratik yapısına karşı HAK-İŞ olarak itirazlarını sürdüreceklerini belirterek, "Asgari ücret tespit komisyonunun çoğulcu, katılımcı ve kapsayıcı olmaktan çok uzak, çağın gerisinde kalmış yapısının değiştirilmesi, tüm kesimlerin temsil edildiği katılımcı bir anlayışla ivedilikle yeniden belirlenmesi talebimizi yineliyoruz." dedi.
