Medya İşçileri Sendikası (Medya-İş) Genel Başkanı Sezai Ballı, gazetecilik mesleğinin dönüşümü, sendikanın çalışmaları ve basın özgürlüğü konularında önemli açıklamalarda bulundu. Ballı, basının toplumu şekillendirme gücüne sahip olduğunu belirterek, gazeteciliğin hakikat mücadelesi olduğunu vurguladı.
Medya-İş Genel Başkanı Sezai Ballı, gazetecilik sektörünün geçirdiği yapısal değişimlere dikkat çekerek, sendikanın temel amacının meslektaşlarını desteklemek olduğunu ifade etti.
BASININ İLKELİ OLMASI TALEBİMİZ
Türkiye’nin uluslararası basın özgürlüğü raporlarında geride gösterildiğine dikkat çeken Ballı, bu değerlendirmelerin objektif olmadığını savundu. Gazeteciliğin hakaret ve iftiradan bağımsız olması gerektiğini belirten Ballı, "Basın, her zaman güçlü bir konumda olmuş ve toplumu değiştirme gücüne sahip olmuştur. Ancak gazetecilik, yalnızca doğruları aktarmak ve toplumu bilgilendirmekle yükümlüdür. Basının ilkeli olması talebimiz" ifadelerini kullandı.
Avrupa ve dünya basınına kıyasla Türkiye'de fikir özgürlüğünün var olduğunu düşündüğünü söyleyen Ballı, "Hakaret, küfür veya ülkenin temel değerlerine zarar vermediğiniz sürece gazetecilik yapabilirsiniz. Ben Türkiye’de fikir özgürlüğünün olduğuna inanıyorum" dedi.
Gazetecilerin en önemli sorumluluklarından birinin gördükleri yanlışları yazmak olduğunu ifade eden Ballı, bunun hakaret, küfür ya da iftira yoluyla yapılmasının meslek etiğine aykırı olduğunu dile getirdi. "Gazetecilik, toplumu bilgilendirme görevini üstlenen saygın bir meslektir. Ancak bu sorumluluk, rencide etmek, hakaret etmek ya da küfür etmek anlamına gelmez. İnsan insana hiçbir şekilde bunu yapmamalıdır. Eğer bir kişi başkalarına hakaret edip sonra da basın özgürlüğü yok diyorsa, 'evet, özgürlük bu değildir' şeklinde konuştu.
Özgürlüğün, eleştiriyi saygı çerçevesinde yapabilmekten geçtiğini belirten Ballı, "Gerçek basın özgürlüğü, başkalarının yanlışlarını hakaret etmeden, doğruları aktarma sorumluluğuyla yapmaktır. Benim bakış açım bu şekildedir" dedi.
Sezai Ballı, gazeteciliğin sadece bir meslek değil, bir yaşam biçimi olduğunu belirterek, "Gerçek gazetecilik, bir hakikat mücadelesidir. Biz de bu mücadelede meslektaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz" dedi.