Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Türk adalet sisteminin hiçbir kişi, makam ya da zümre tarafından etkilenmemesi gerektiğini vurguladı. Altun, "Hiçbir kişi, makam ya da zümre; Türk adalet sisteminin üstünde değildir. Hukuku itibarsızlaştırmaya ve yargı mercilerini baskı altına almaya yönelik her söylem, adalet sistemine yapılabilecek en büyük kötülüktür" dedi.
"DİJİTAL MEDYA KULLANIMINDA BİREYLER YANILTMA KAMPANYALARINA MARUZ KALIYOR"
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı binasında düzenlenen "21. Yüzyılda Türkiye’nin Bağımlılıklarla Mücadele Seferberliği" paneline Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve çeşitli davetliler katıldı. Panelde, bağımlılıkla mücadeleye dair Türkiye'nin geliştirdiği stratejiler anlatıldı.
Fahrettin Altun, Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu'nun koordinasyonunda, devletin madde bağımlılığı ve davranışsal bağımlılıklarla mücadeledeki çözüm önerilerini içeren çalışmalarını tanıttı. "Devletimizin bağımlılıkla mücadele faaliyetlerinin bir envanterini ortaya koyan bu eserimizde, Türkiye'nin bağımlılıkla mücadele politikası; mevzuatlar, strateji belgeleri, eylem planları ve idari yapılar çerçevesinde ele alınıyor. Rehabilitasyon, iletişim faaliyetleri ve bilimsel çalışmalara dayalı seferberliğimiz anlatılıyor" şeklinde konuştu.
Altun, dijital medya kullanımının bireylerin gerçek hayattaki ilişkilerini bozmasının yanı sıra onları sistematik dezenformasyon ve yanıltma kampanyalarına daha fazla maruz bıraktığını belirtti. "Bu durum toplumsal barışı zedeleyen, kutuplaşmayı derinleştiren ve nefret dilini körükleyen bir sürece zemin hazırlamaktadır" diye ekledi.
"SOKAK ŞİDDETİNE ZEMİN HAZIRLAMAK SORUMSUZLUKTUR"
Fahrettin Altun, son dönemde bir yolsuzluk soruşturması ile başlayan dezenformasyon ve protestoların tehlikelerine de dikkat çekti. Yargı sürecini siyasallaştırma çabalarını ve bu sürecin siyasi rant amacıyla vandalizm ve sokak şiddetine zemin hazırlama girişimlerini kınayan Altun, şöyle konuştu:
"Yürüyen hukuki bir süreci akamete uğratmak ve siyasi rant elde etmek amacıyla sokak şiddetine zemin hazırlamak, sorumsuzluktur ve kamu düzenini bozmaktır. Meşru siyaset zemini milletimizin iradesiyle şekillenmiştir ve anayasayla güvence altına alınmıştır."
Altun, hak arayışı gibi gösterilen bu çabaların aslında hukukun üzerine baskı kurma girişimi olduğunu vurguladı. "Bu tür çağrılar, adil yargı süreçlerine müdahale etme çabalarıdır ve provokasyonlara karşı güvenlik açısından kontrol edici bir kapasiteye sahip olmadıkları da açıktır. Son dönemde, dijital mecralarda yayılan dezenformasyon kampanyaları, gerçekle ilgisi olmayan haberler ve manipülatif içerikler ile kamuoyunun yönlendirilmesi hedeflenmektedir" dedi.
"HAKİKAT NE KADAR GEÇ GELSE DE DAİMA GALİP GELİR"
Altun, hukukun üstünlüğüne ve devletin meşruiyetine zarar veren dezenformasyon saldırılarına karşı güçlü bir duruş sergilemenin önemine dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Devletimiz tüm kurumlarıyla bu konuda teyakkuz halindedir. Bizim halkımızdan beklentimiz, yalnızca güvenilir kaynaklardan bilgi edinmeleri ve sosyal medyada karşılaştıkları içerikleri sorgulayıcı bir bilinçle değerlendirmeleridir. Hakikat ne kadar geç gelse de daima galip gelir."
Cumhurbaşkanının liderliğinde, Türkiye’nin sadece halkına değil, aynı zamanda bölgesine ve dünyaya da güven veren bir aktör haline geldiğine değinen Altun, "Cumhurbaşkanımız, Türkiye üzerinde oynanan oyunları bozmaya devam etti. Ülkemizin hakikatini dünyaya gösterdi. Türkiye'nin güvenlik ve istikrar başarısı, bölgesel ve küresel ölçekteki önemini artırmış, Batı dünyası da bu gerçeği daha fazla fark etmeye başlamıştır" dedi.
"HİÇ KİMSE YARGININ BAĞIMSIZLIĞINA MÜDAHALE EDEMEZ"
Son olarak, Altun, Türk adaletinin bağımsızlığının teminatı olduğunu belirtti. "Hiçbir kişi, makam ya da zümre; Türk adalet sisteminin üstünde değildir. Kimse hukukun üstünde değildir ve hiç kimse yargının bağımsızlığına müdahale edemez" dedi. Yargı sürecini itibarsızlaştırmaya çalışan çevrelerin, sadece mevcut davaları değil, ülkenin huzurunu ve hukuk devletini hedef aldığını belirtti. "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Türk yargısının bağımsız ve tarafsız olabilmesi için en büyük mücadeleyi vermiştir" ifadelerini kullandı.
Altun, geçmişte darbe dönemlerinde yargının siyasallaşmasına karşı Cumhurbaşkanının liderliğinde yapılan reformlarla bu anlayışın sona erdiğini vurguladı. "Yargının siyasallaşmasının bedelini çok ağır ödeyen Türk milleti ve Türk demokrasisini bir kez daha aynı çıkmaz yola sürüklemek isteyenlere karşı mücadele etmek bizim en büyük sorumluluğumuzdur" dedi.