Son dönemde Ankara başta olmak üzere birçok kentte sahte içkiden hayatını kaybedenlerin sayısında ciddi bir artış yaşandı. Son olarak, 3 Mart tarihinde Ankara’da sahte alkolden yaşamını yitiren vatandaşların sayısında artış olduğu duyuruldu.
ANKARA'DA SAHTE İÇKİDEN ÖLENLERİN SAYISI 81'E YÜKSELDİ
Ankara’daki Cumhuriyet Başsavcılıkları, sahte içki üreten ve ticaretini yapanlara yönelik başlattığı soruşturmayı sürdürüyor. Bu kapsamda, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Batı ve Polatlı Başsavcılıklarınca “kaçakçılık” ve “olası kastla ölüme sebebiyet verme” suçlarından yürütülen soruşturma dosyalarına Adli Tıp Kurumu’nun toksikoloji raporları da eklendi. Raporlara göre, Ankara’da sahte içki nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 81’e ulaştı.
"ÜRÜN, PİYASADA SATILIYORSA DEVLETİN KONTROLÜNDEN GEÇTİĞİ ANLAMINA GELİR"
Son dönemde kentte sahte içkiden yaşamını yitirenlerin sayısındaki artış, vatandaşların tepkisine neden oldu. Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Ergün Kılıç da konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. Tüketicinin, satın aldığı ürünlerle ilgili bilgi edinmesinin en doğal hakkı olduğunu vurgulayan Kılıç, bu sorumluluğun yalnızca tüketicilere yüklenmemesi gerektiğinin altını çizdi. "Eğer bir ürün piyasada satılıyorsa, satışa sunulan o ürünün devletin kontrolünden geçtiği anlamına gelir" diyen Kılıç, bu konuda ülkede ciddi bir denetim sorunu yaşandığını ifade etti.
"İNSANLAR NEDEN KAÇAK ALKOLE YÖNELİYOR?"
Denetimlerin ancak insanlar hayatını kaybettikten sonra yapılmasının büyük bir problem olduğunu belirten Kılıç, sahte alkol satışındaki artışa ve vatandaşların bu ürünlere olan yönelimlerine dikkat çekti. “İnsanlar neden kaçak alkole yöneliyor?” sorusunu soran Kılıç, vatandaşların alım gücünün düşük olması nedeniyle sahte içkiye yöneldiğini söyledi. Açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"İnsanlar neden kaçak alkole yöneliyor? Çünkü alım güçleri yok. Peki, neden alamıyorlar? Çünkü bir 70’lik rakı almak istediklerinde, iki 70’lik rakıyı devlete vergi olarak ödemek zorunda kalıyorlar. Durum böyle olunca, bu ürünü tüketen insanlara 'bunu içme' deme hakkımız olmadığı gibi, bu yüksek vergiler nedeniyle insanların ölmesine göz yummak da büyük bir haksızlık ve adaletsizlik olur diye düşünüyorum."
