T.C. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından desteklenmiş olan Kültür Sanat Muhabirleri Derneğinin düzenlemiş olduğu “Cumhuriyetimizin 100. Yılında Ankara Tarihi ve Kültür Değerlerini Anlama Çalıştayı”, Altındağ Belediyesinin ev sahipliğinde Ulucanlar Cezaevi Müzesinde bulunan sinema salonunda gerçekleştirildi.
Çalıştayda, ASBÜ Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, "Ömrüm Ankara: Mehmet Doğan Gözüyle Ankara’nın Kültür, Fikir, Sanat ve Edebiyat Değerlendirmesi" başlıklı sunumunda başkentin sanatsal ve entelektüel gelişimini salonu dolduran dinleyiclere aktardı.
TÜM KATMANLAR ANKARA'NIN KİMLİĞİNİ OLUŞTURDU
Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, "Ankara'yı yalnızca bir medeniyet veya döneme bağlamak mümkün değil," diyerek, şehrin kimliğinin oluşmasında yer alan tüm katmanların önemine dikkat çekti. Ayrıca, Ankara'nın coğrafi konumunun hem kuzey-güney hem de doğu-batı yönlerinde bir geçiş noktası olmasının, tarih boyunca farklı kültürlerin bu topraklarda varlık göstermesine imkan tanıdığını belirtti.
Arıcan, Ankara'nın kültürel mirasını belgeleme konusunda önemli bir rol üstlenen yazar Mehmet Doğan’ın çalışmalarının değerine vurgu yaptı.
ANKARA'DA KADINLAR TİCARİ HAYATTA AKTİF ROL ALIYOR
17. yüzyılda Hollandalı bir tüccarın Ankara’yı resmettiği bir tabloya da değinen Arıcan, bu resmin dönemin sosyal, kültürel ve ticari hayatını gözler önüne serdiğini kaydetti. Şu anda Hollanda envanterine kayıtlı olan tablo, Ankara'nın tarihinde tiftik ticaretinin ve sof dokumacılığının öneminii belgeler nitelikte. Tabloda özellikle kadınların ticarette aktif rol oynadıkları görüldüğü ve bu durumun Ankara’nın dinamik sosyal yapısını ortaya koyduğu vurgulandı.
Arıcan sözlerinin devamında ise 'Ankara tarihi üzerine birçok eser var. Mesela, Ahmet Hamit Tanpınar’ın "Beş Şehir" kitabında Ankara, en önemli şehirlerden biri olarak geçiyor. Tanpınar, bu şehri Evliya Çelebi’nin bakış açısıyla anlatıyor. Ankara'nın çok katmanlı yapısını ve Roma dönemine ait kalıntıları ele alması, bu şehrin zenginliğini gözler önüne seriyor' şeklinde konuştu.
Konuşmasının sonunda, Ankara'nın tarihi eserlerinin korunmasının önemine vurgu yapan Rektör Arıcan, Hacı Bayram Veli’nin tarihi yapıları koruma çabasını örnek gösterdi.
