Afrika ülkelerinin kendi ülkelerinde gerçekleştiremedikleri tedaviler için hastalarını Avrupa veya Amerika yerine Türkiye'ye göndermesinin aynı hizmeti üçte bir maliyetle alabilmesine imkân tanıyacağını ifade eden Karabulut, bu durumun da Afrika hükümetlerinin bütçelerini olumlu etkileyeceğini söyledi. Türkiye'nin Afrika kıtasına yapmış olduğu açılımın sağlık turizmini de kapsadığını hatırlatan Prof. Dr. Karabulut, böylelikle Türkiye ile Afrika ülkeleri arasında sağlık turizmi alanında gelecekteki geniş iş birliğinin de temellerinin atılmasına vesile olduğunu ifade etti.
Afrika ülkelerinin çeşitli faktörlerin etkisiyle ciddi bulaşıcı hastalıklar başta olmak üzere önemli sağlık sorunları ile karşı karşıya olduğunu dile getiren Karabulut, “İşte tam da bu noktada Türkiye ile Afrika ülkeleri arasında sağlık turizminde iş birliğinin önemi ortaya çıkmaktadır. Ayrıca Türkiye, bulaşıcı hastalıkların yanında ortopedik cerrahi, kanser tedavisi, beyin cerrahisi, kalp cerrahisi ve organ nakli gibi alanlarda da gelişmiş teknolojisi, bilgi birikimi ve eğitimli kadrosuyla Afrika ülkelerinin sağlık turizmi alanında ülkemiz ile iş birliği yapmasının önünü açmaktadır” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde Afrika’ya açılım politikası sonucunda sağlık turizmi alanında Türkiye’nin Afrika ülkeleri için bir cazibe merkezi haline geldiğini de ifade eden Karabulut, “Ankara Sağlık Turizmi Federasyonu, 2024 yılında Afrika Kıtasında bulunan 54 devlet arasında sağlık turizmine katkı sağlamak amacıyla, Türkiye Cumhuriyetinin de destek ve katkılarıyla, Afrika Devletleri Ankara Büyükelçilikleri işbirliği ile sağlık turizmi alanında on-line ve fiziki olarak iş forumu ve konferansları yapacak, sağlık sektöründeki Türk şirketleriyle birlikte Afrika ülkelerine kalabalık heyetlerle ziyaretler gerçekleştirecek ve bu ülkelerle ikili anlaşmalar yapacaktır” sözlerine yer verdi.
İHA