Yüksek lisans nedir, master nedir, neden yapılır, kimler yüksek lisans yapmalıdır, yüksek lisans yapmanın avantajları nelerdir, yüksek lisans süresi kaç yıldır gibi soruların yanıtlarını bu yazımızda vereceğiz.
Yüksek lisans eğitimi (ya da İngilizce adıyla master eğitimi) lisans eğitiminden sonra isteğe bağlı olarak alınabilen, amacı belli bir alandaki bilgi düzeyini artırmak ve o alanda lisansta verilen bilgilere nazaran daha detaylı ve derinlemesine bilgi sahibi olmak olan eğitimdir. Yüksek lisans eğitimleri tezli ve tezsiz yüksek lisans olmak üzere ikiye ayrılır.
Tezli yüksek lisans eğitiminin süresi ortalama iki yıldır. İlk yılı ders yılı ikinci yılı ise tez yılı olarak adlandırılır. Tezli yüksek lisans programı okuldan okula değişse de genellikle 7 ders, 1 uzmanlık alan dersi, 1 seminer ve 1 tezden oluşur. Dersler haftanın belli günlerinde genellikle mesai saatleri içerisinde yani gündüz saatlerinde yapılır. Tezli yüksek lisans yapan kişinin eğer çalışıyorsa işinden birkaç gün izin alması gerekir. Çünkü pek çok hoca devamı zorunlu kılmaktadır. Zorunlu olmasa bile dersler nispeten zor ve bireysel çalışarak anlaması güç olduğu için adayın bir şekilde derslere devam etmesi yararlı olacaktır. Tezsiz yüksek lisans ise genellikle 10 ders ve bitirme projesinden oluşur. Bitirme projesi teze nazaran çok daha hafif, hazırlaması daha kolay ve daha çok pratiğe dönük bir çalışmadır. Tezsiz yüksek lisansta dersler genellikle akşam saatlerindedir çünkü daha çok özel sektör çalışanlarına yönelik programlardır. Süresi programdan programa değişse de genellikle bir ya da bir buçuk yıldır. Tezli ve tezsiz yüksek lisans arasındaki farkları detaylıca anlattığımız bir yazımız olduğu için burada daha fazla detaya girmeyeceğiz. Arasındaki farkları buradan detaylıca okuyabilirsiniz.
Yüksek lisans yapmak kimileri için oldukça yararlı olabilirken kimilerine yararı nispeten daha az olabilmektedir. Bu açıdan aday öncelikle neden yüksek lisans yapmak istediğini düşünmeli ve bu soruya kendini ikna edebilecek cevaplar verebilmelidir. Şu kişilere yüksek lisans yapmasını özellikle öneririz.
Akademik kariyer yapanlar: Akademik kariyer yapanların tezli yüksek lisans yapması bir gerekliliktir ve çok faydalıdır. Zira yüksek lisans profesyonel bilim ortamına ilk giriş ve doktoradan önce bir uyum sürecidir. Yüksek lisans tezi de adayın yapacağı ilk ciddi bilimsel çalışma olması itibariyle oldukça önemlidir. Akademik kariyer düşünenler yüksek lisansta bir yanda alanında daha derinlemesine bilgi sahibi olurken bir taraftan da makale yazarak, bildiri yazarak, tez yazarak bilimsel ortama alışmaya çalışır. Bu açıdan tezli yüksek lisans onlar için önemli bir köşe taşıdır. Yüksek lisansını tamamlayan bir öğrenci akademik kariyerin sonraki aşaması olan doktora için gerekli bilimsel olgunluğa ulaşarak yoluna devam eder.
Derinlemesine Bilgiye İhtiyaç Duyan Özel Sektör ya da Kamu Çalışanları: Bazen yapılan iş için gerekli bilgi ve beceriler lisans düzeyinde eğitimle elde edilememiş olabilir. Örnek olarak bir fabrikada Ar-Ge departmanında çalışan bir mühendis yapacağı projeler için lisansta öğretilmeyen ek bilgilere ihtiyaç duyabilir. Alanında daha derinlemesine bilgi sahibi olması onun işini kolaylaştırabilir. Böyle durumlarda iş yerinin ona haftada birkaç gün izin vermesi ve o kişinin tezli yüksek lisans eğitimi alması oldukça yararlı olabilir. Günümüzde özellikle ABD’de pek çok kurumsal firmada araştırma geliştirme gibi departmanlarda yüksek lisans mezunu mühendisler çalışmaktadır. Ülkemizde de yeni yeni böyle bir akım başlamıştır. Fakat genellikle rastlanan şey ilgili kişinin birkaç yıl iş deneyimi kazandıktan sonra ya da en azından işe başladıktan sonra bir yandan da yüksek lisansını yapmasıdır. Hiç iş tecrübesi olmayan yüksek lisans mezunları da tabii ki iş bulabilirler fakat genelde tercih edilen iş tecrübesine de sahip, bir yandan eğitim alıp bir yandan çalışmış olan yüksek lisans mezunlarıdır.
Özel Bazı Konularda Eğitime İhtiyaç Duyan Tecrübeli Çalışanlar: Bazen çalışanların belli pozisyonlara yükseltilebilmesi için bazı konularda eğitim almaları istenmektedir. Bunun en yaygın örneği MBA (işletme yüksek lisansı) programıdır. Bu program özellikle son on yılda iş dünyasından ciddi bir talep görmüştür. Genellikle en azından 3-5 yıl deneyime sahip çalışanlar MBA programlarına kayıt olmakta ve yöneticilik konusunda eğitim almaktadır. Bu eğitim ile rakiplerinden bir adım öne geçmeyi ve yöneticilik için gerekli donanıma sahip olmayı amaçlamaktadırlar. Eğitimden sonra da genellikle işlerinde terfi ederek önce alt düzey sonra orta ve üst düzey yöneticiliklere getirilmektedirler. Benzer şekilde insan kaynakları, satış, pazarlama gibi departmanlarda yükselmek isteyenlere yönelik kısa süreli sertifika programları ve tezsiz yüksek lisans programları da özel sektörden ciddi bir talep görmektedir.
Sonuç olarak yüksek lisans eğitimi doğru zamanda yapıldığında ve doğru program seçildiğinde ciddi anlamda yarar sağlayabilecek ve adayı rakiplerinden bir adım öne geçirip başarısına katkı sağlayabilecek bir eğitimdir. Fakat doğru zamanda yapılmazsa ve doğru program seçilmezse günlük hayata getirilmiş ekstra bir külfetten ve adayın hayatını zorlaştıran ekstra bir unsurdan başka bir şey olmaz. Bu yüzden bahsettiğimiz gibi aday öncelikle “ben neden yüksek lisans yapmak istiyorum” sorusunu kendine sormalıdır. Yukarıdaki üç kategoriden birine girdiğini düşünüyorsa yüksek işindeki yöneticilerinde olumlu görüşünü aldıktan sonra yüksek lisansa başlamalıdır.