2024 yılının son günlerine yaklaşırken, memur ve emekliler, artan hayat pahalılığı karşısında hak arayışlarını sürdürüyor. Ankara’da Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde Kamu Birliği Konfederasyonu’na bağlı SAVDES-SEN ve TEÇ-SEN öncülüğünde bugün bir eylem düzenlendi. Sendika temsilcileri, memurlar ve emekli memurlar, ekonomik zorluklara dikkat çekmek ve seslerini duyurmak amacıyla bir araya geldi. Eylem sonunda ise memur ve emeklilerin açlık ve yoksulluk sınırının altında kalması sebebiyle geleneksel hale gelen simit ve ayran ikramı yapıldı.
TÜİK VERİLERİ YOKSULLUĞU GÖZLER ÖNÜNE SERDİ
TÜİK’in Kasım 2024 verilerine göre, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 20.562 TL, yoksulluk sınırı ise 66.976 TL olarak belirlendi. Bu verilere atıfta bulunan sendikalar, yapılan toplu sözleşmelere rağmen memurların büyük bir kısmının yoksulluk sınırının altında, emeklilerin ise açlık sınırının altında yaşam mücadelesi verdiğini vurguladı.
“GEÇİNEMİYORUZ DUYMUYORLAR!”
Kamu Birliği Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve SAVDES-SEN Genel Başkanı Tuncay Cengiz, eylemde yaptığı konuşmada, memur ve emeklilerin yaşadığı ekonomik sıkıntılara dikkat çekerek şu ifadelere yer verdi:
"2024’ün son günlerinde memur yoksul, emeklimiz açlık içerisinde kıvranıyor. TBMM’de görüşülen torba yasada, memur ve emeklilerimizin beklentilerini karşılayacak hiçbir düzenleme bulunmuyor. Geçinemiyoruz diyoruz, haklılığımızı haykırıyoruz ama ne duyuyorlar ne de görüyorlar. Bu ülkenin memur ve emeklisi, vatana hizmetten başka ne yaptı ki bu sefaletle cezalandırılıyor?"
Cengiz, kamu çalışanlarının kronikleşen sorunlarına dikkat çekerek, yardımcı hizmetler sınıfının kaldırılması, 3600 ek göstergenin birinci dereceye gelen tüm memurlara verilmesi ve mülakat uygulamasının kaldırılması gibi taleplerin karşılanmamasının büyük bir hayal kırıklığı olduğunu ifade etti.
“TORBA YASA TARİHİ BİR FIRSAT OLABİLİR”
Tuncay Cengiz, TBMM’de görüşülen 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve 375 sayılı KHK’da yapılacak değişikliklerin, sorunlara kalıcı çözümler üretmek için tarihi bir fırsat olduğunu vurguladı ve şunları ekledi:
"Bu fırsatın kaçırılması kabul edilemez. Artık takatimiz kalmadı. TBMM’deki bütçe ve yasa görüşmelerinde bu talepler mutlaka karşılanmalı, sözler tutulmalıdır. Adil paylaşım ve kamu verimliliği için bu düzenlemeler elzemdir."