Türkiye Belediyeler Birliği’nin (TBB) ikinci encümen toplantısı, Ankara’da Hamamönü’ndeki Tevfik Bey Konağı'nda yapıldı. Toplantıya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan ve aynı zamanda Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanlığı görevini yürüten Ekrem İmamoğlu başkanlık etti. Saat 14:00’da başlayan toplantı, özel odada ve basına kapalı olarak gerçekleştirildi. Toplantıda, yedi ana başlık konusu ele alındı. Konu başlıkları arasında, deprem bölgesi araştırma komisyonu kurulması, tasarruf tedbirlerinden kaynaklı sorunlar, TBB yardımları, Avrupa hareketlilik haftası programı, belediye sorunları ve çözümüne ilişkin eylem planı, kayyum uygulamasının hukuk çerçevesi ve son olarak hayvan hakları yasası konusu ele alındı.
Toplantıya katılan belediye başkanları arasında şu isimler yer aldı:
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın, Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, Artvin Belediye Başkanı Bilgehan Erdem, Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Serra Bucak, Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Kasım Gülpınar’dan oluşan encümen, Ekrem İmamoğlu'nun başkanlığında yapılan toplantıda bir araya geldi. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, ve Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün toplantıya katılım sağlamadı.
Toplantı sonrası basına açıklama yapan Başkan İmamoğlu, Türkiye Belediyeler Birliği olarak yerel yönetimlerin mevcut sıkıntılarını etkili bir süreçle takip edeceklerini belirtti. İmamoğlu, yerel yönetimlerin enflasyon nedeniyle hizmet maliyetlerinin arttığını ve bu durumun bazı hizmetlerin aksamasına neden olduğunu ifade etti. Deprem konusuna dikkat çeken İmamoğlu, deprem bölgesinde araştırma yapacak olan komisyonun çalışmalarına başladığını ve sonuçların bir ay içinde tamamlanmasının hedeflendiğini açıkladı. Ayrıca, sonuçların açıklanacağı bir sonraki encümen toplantısının deprem bölgesindeki bir şehirde yapılacağını duyurdu. İmamoğlu toplantı sonrasında konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu:
DEPREM BÖLGESİNDEKİ BİR ŞEHİRDE TOPLANTI YAPILACAK
"Deprem bölgesinde araştırma yapacak olan komisyonumuz çalışmaları başladı. Buna yön vermek adına metodolojiyi paylaştık. Deprem bölgesinde yapılan hizmetler, hem merkezi idare hem yerel idare boyutunda sürecin nasıl yönetildiği ve yürütüldüğü konusundaki tespitler, belediyeler birliği üzerine düşen sorumluluklar, vazifeler ve kamuoyuna dönük birtakım sonuçları içerecek bir biçimde, bir aylık süre içerisinde tamamlanmasını ön görüyoruz ve tamamlandığı an itibariyle de yerinde yaptığımız bu testler çerçevesinde, belediyeler birliğinin eylem planı ortaya çıkmış olacak. Aynı zamanda arkadaşlarımızla, bu sonuçları açıklayacağımız encümen toplantımızı da deprem bölgesindeki bir şehrimizde yapmayı karar verdik."
"İSTANBUL'DA 20 MİLYONA YAKIN İNSANA SU VERİYORUZ"
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, göçmen ve sığınmacı sorunlarına değinerek yerel yönetimlerin karşılaştığı zorluklara dikkat çekti. İmamoğlu, kayıt dışı göçmenlerin yerel yönetimlerin nüfusuna kayıtlı olmadığını ve bu nedenle merkezi bütçeden pay alamadıklarını belirtti. Büyükşehir belediyelerinin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan İmamoğlu, şunları söyledi:
"Bugün, resmi nüfusu on altı milyona yakın İstanbul'da sadece geçici koruma ve ikamet izinli bir milyondan fazla kayıtlı nüfus var. Buna kaçak düzensiz göçmenler ve vatandaşlık alanlar dahil edildiğinde, bu rakamın iki, iki buçuk katına çıktığını tespit ettik. Bu durumu su tüketiminde de görebiliyoruz. İstanbul'da günlük su tüketimi yüz seksen litreden bin iki yüz yirmi beş litreye çıkmış durumda. Bu demek oluyor ki, on altı milyon yerine yirmi milyona yakın insana, İstanbul örneğinde su veriyoruz."
İmamoğlu, yerel yönetimlerin bu hizmetleri sürdürebilmesi için desteklenmesi gerektiğini belirtti ve sözlerine şöyle devam etti:
"Kayıt dışı göçmenler yerel yönetimlerin nüfusuna kayıtlı değiller. Bizler hazineden bir pay alamıyoruz. Yerel yönetimler olarak şehirde yaşayan kayıt dışı göçmenlere de kendi vatandaşımıza verdiğimiz bütün hizmetleri veriyoruz. Dünya genelinde, mültecilerin yüzde altmışı kentsel alanlara yerleşmiş durumdayken, Türkiye'de bu oran yüzde doksan sekizin üzerinde. Ekonomik, sosyal ve kültürel alanda çok zor bir dönemi şehirlerde yaşıyoruz. Türk vatandaşı olan nüfusumuza ayrılan bütçe paylarının, sığınmacı sayısını da içerecek şekilde değerlendirilmesi ve buna göre yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gerektiğini savunuyoruz."
