Polatlı’daki Gordion Müzesi, Roma Dönemine ait bir başka önemli eseriyle tarih meraklılarını kendine çekiyor. Müzede sergilenen ve MS 2. yüzyılın sonu ile 3. yüzyılın başlarına tarihlenen mermer lahit, Gordion’un kuzeydoğusunda yer alan Temelli beldesi Bacı köyü yakınlarında bulundu. Bu tarihi lahit, Roma İmparatorluğu’nun ölüm ve mezar ritüellerine dair önemli ipuçları sunuyor.

Mermer Lahit 1

DİNİ SEMBOLLERLE DİKKAT ÇEKİYOR

Lahit, çevresinde bulunan iki mermer sunakla birlikte muhtemelen aynı dönemde yapılmıştır. Oldukça dikkat çekici bir tasarıma sahip olan lahidin dört bir yanı, asma yaprakları, üzüm salkımları ve çeşitli meyvelerden oluşan detaylı çelenklerle süslenmiştir. Bu çelenkler, lahidin uzun kenarlarında boğa başları ve köşelerinde ise koç başları ile dekore edilmiştir. Roma döneminde bu tür hayvan figürleri, dini ritüellerde kurban edilen hayvanları simgelemek için kullanılırdı.

Gören Kalpler Spor Kulübü'nden Tarihi Adım Gören Kalpler Spor Kulübü'nden Tarihi Adım

Mermer Lahit1

Lahit kelimesinin Yunanca'daki "et yiyen" anlamından türediği bilinir. Antik dönemde insanlar, bu tür taş lahitlerin içerisindeki bedenlerin kireçli taş nedeniyle hızla yok olduğuna inanırdı. Ancak bu lahit, sadece mezar işleviyle değil, süslemelerindeki dini sembollerle de dikkat çekmektedir. Uzun kenarlardan birinde sunu tabakları yer alır. Tabaklardan birinde rozet motifi, diğerinde ise aslan başı figürü işlenmiştir. Aynı zamanda uzanmış bir aslan, bir Medusa başı ve bir kartal figürü lahitte görülüyor. Ancak Medusa başı, lahidin bir dönem çeşme olarak kullanılması nedeniyle zarar görmüştür.

Lahidin diğer kenarlarında ise üzüm salkımları ve sarmaşık yaprakları dikkat çeker. Bu süslemeler, o dönemde mezarlara dini bir atmosfer kazandırmak için sıkça kullanılan motiflerdir. Çelenkler ve kurban hayvanları, Roma mezar kültüründe önemli bir yer tutmuş, ölü gömme gelenekleri zamanla değiştikçe lahitler de bu kültürel dönüşümün bir parçası olmuştur. MS 2. yüzyıla kadar Roma’da kremasyon (yakma) yaygın bir gelenekken, inhumasyon (gömme) geleneğine geçişle birlikte, lahitler daha fazla önem kazanmıştır.

Muhabir: TUĞBA AKKESEN