Ankara'da barajlardaki su seviyeleri kritik seviyelere geriledi. Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürlüğü verilerine göre, 16 Şubat 2025 itibarıyla Ankara barajlarında toplam doluluk oranı yüzde 27,83, aktif doluluk oranı ise yüzde 18,07 olarak kaydedildi. Geçen yılın aynı döneminde toplam doluluk oranı yüzde 46,46, aktif doluluk oranı ise yüzde 39,22 seviyesindeydi. Barajlardaki mevcut su miktarı 441 milyon metreküpe düştü. Oysa bu rakam geçen yıl aynı dönemde 736 milyon metreküp seviyesindeydi. Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız, Polatlı Postası'na yaptığı açıklamada, Ankara'nın ikinci bir kurak yılı kaldırmasının zor olduğunu ifade etti.
"HİDROLOJİK KURAKLIK TEHLİKESİ ARTIYOR"
Yıldız, Meteoroloji Genel Müdürlüğünün verilerine göre su yılının başlangıcı olan Ekim 2024’ten bu yana Orta Anadolu’da Meteorolojik Kuraklık yaşandığını belirtti. Alansal yağışlar normallerin çok altında gerçekleştiğinin altını çizen Yıldız, bu durumun Ankara Barajlarını besleyen havzalarda hidrolojik kuraklık tehlikesini arttırdığını söyleyerek şu bilgileri verdi:
"Ankara barajlarına geçen yılın Ocak ayında 161,3 milyon metre küp su girerken bu yıl bu miktar 23,5 milyon metre küpe düştü. Geçen yılın Şubat ayında barajlara giren su miktarı 43,5 milyon metre küp iken bu su 16 Şubat 2025 itibariyle 6,7 milyon metre küp oldu. Bu Şubat ayında da geçen yıla kıyasla çok daha az su geleceği görünüyor" ifadelerini kullandı.
"ANKARA, DÜŞÜK KALİTELİ KIZILIRMAK SUYUNA İHTİYAÇ DUYABİLİR"
2024 yılında Ankara barajlarına gelen su miktarının 404 milyon metre küp olduğunu belirten Yıldız, ASKİ'nin Ankara'ya yılda yaklaşık 520 milyon metre küp su temin ettiğini ifade etti. 2025 yılının da meteorolojik olarak kurak geçilmesi sonucu barajlardaki doluluk oranlarının azaldığını vurguladı. Dernek Başkanı Yıldız, geçen yılın Mart, Nisan Mayıs aylarında barajlara gelen su miktarı verilerinin incelendiğinde, ortalama olarak Ankara’nın aylık su ihtiyacı kadar suyun geldiğinin görüldüğünün altını çizerek bu sene, suyun aynı miktarda ya da daha az gelmesi durumunda ortaya çıkabilecek sonuçları şu sözlerle ifade etti:
"Bu sene suyun aynı miktarda ya da daha az gelmesi durumunda Ankara Haziran ayından itibaren Kesikköprü Barajından gelen düşük kaliteli Kızılırmak suyuna daha çok ihtiyaç duyabilir. Bu su Ankara’ya yaklaşık 600 metrelik pompajla temin ediliyor. Sonuç olarak Ankara’ya temin edilen suyun kalitesinde düşüş ve birim maliyetinde artış demektir. Halen Ankara’ya temin edilen suyun yüzde 27’si Kesikköprü Barajından sağlanıyor. Belirli bir oranı aşmadan diğer barajlardan temin edilen su ile parçalanarak veriliyor."
"AKTARILAN SU YETERLİ OLMADI"
Ankara’nın en büyük su kaynağı olan Çamlıdere Barajı'nın dolmamasının büyük bir sorun teşkil ettiğini ifade eden Yıldız, Barajın kendi havzasından gelen su ile ancak yüzde 15 oranında dolabildiğini ve bu nedenle Gerede’den 32 kilometrelik bir tünelle su aktarıldığını söyledi. Yıldız, bu aktarılan suyun barajın dolması için yeterli olmadığının altını çizerek şu ifadelere yer verdi:
"Ankara’nın su temini planlamasında rezervuar hacmi çok büyük olan Çamlıdere Barajı çok önemli bir yer tutuyor. Çamlıdere barajına kendi havzasından giren yıllık ortalama akımlarla barajın sadece yüzde 15’i doluyor. Ancak barajdan Ankara’ya su verilmek zorunda olunduğu için bu hacmin büyük bölümü boş kalıyor. Bu hacmi kullanarak su depolamak için Gerede Ulusu çayından regülatörle çevrilen su 32 kilometrelik bir tünelle bu baraja aktarılıyor. Ancak bugüne kadar aktarılan su, Çamlıdere Barajını doldurmak ve kurak dönemlerde bu barajdan daha fazla su çekmek için yeterli olmadı."
"BU BÖLGEYE BİR BARAJ PLANLANABİLİR"
"Ankara’ya su çekilen Ulusu Çayı üzerindeki Işıklı Regülatörü havzasının su potansiyeli yeniden incelenerek bu bölgeye bir Baraj planlanabilir" diyen Yıldız, Çamlıdere Barajına çevrilen su miktarının arttırılarak kurak dönemler için kullanılabilecek olan ilave suyun depolanabileceğinin altını çizdi. Ayrıca Ankara su temini şebekesinde yüzde 38 ‘lik kayıp kaçak oranının azaltılmasının da başkente en kısa yoldan ilave bir su potansiyeli sağlayacağını belirtti. Yıldız, konuya ilişkin konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Gerede sistemine su sağlamak için mevcut çevirme yapısı yerine ilk fizibilite çalışmasında yer aldığı gibi bir baraj yapımının düşünülmesi Ankara suyunun arz ve kalite güvenliğini çok arttıracaktır. Böylece yaklaşık 600 metrelik pompaj nedeniyle işletmesi çok pahalı ve kalitesi düşük olan Kızılırmak suyuna kurak dönemlerde duyulacak olan ihtiyaç da azalacaktır."