2008'den bu yana her 15 Ekim'de kutlanan Dünya Kadın Çiftçiler Günü, kadın çiftçilerin yaşadığı sorunları gündeme getiriyor. Birleşmiş Milletler verilerine göre, dünya genelinde tarımsal iş gücünün %43'ünü kadınlar oluşturuyor.
TÜRKİYE'DE İSE BU ORAN DAHA DA YÜKSEK
Ülkemizde yaklaşık 4 milyon 948 bin kişinin çalıştığı tarım sektöründe, 2 milyon 640 bini kadın. Yani, kadınlar tarım sektöründe neredeyse erkeklerle eşit sayıda çalışıyor. Ancak bu sayılar, kadın çiftçilerin yaşadığı zorlukları gözler önüne sermiyor.
Kadınlar, hem tarlada hem de evde büyük bir yükün altındalar. Tarım işlerinin yanı sıra çocuk bakımı, yaşlı bakımı, ev işleri ve hatta küçük işletmeler gibi birden fazla sorumluluğu üstleniyorlar.
KADINLAR BİRÇOK EŞİTSİZLİK İLE KARŞI KARŞIYA
Kadın çiftçiler, tarım sektöründe birçok eşitsizlik ile karşı karşıya. Düşük ücretler, sınırlı eğitim imkanları, karar alma süreçlerinde yetersiz temsil gibi sorunlar, kadınların tarımdaki potansiyelini sınırlandırıyor. Toplumsal cinsiyet rolleri, kadınların tarımla ilgili karar alma mekanizmalarında daha az söz sahibi olmasına neden oluyor.
TARIM SEKTÖRÜNDE CİNSİYET EŞİTLİĞİ NEDEN ÖNEMLİ?
Tarım sektöründe cinsiyet eşitliği neden önemli? Çünkü kadınların tarıma katılımı, sadece üretimi artırmakla kalmaz, aynı zamanda kırsal kalkınmaya, gıda güvenliğine ve sürdürülebilir tarıma da önemli katkılar sağlar. Kadın çiftçiler, geleneksel tarım bilgilerini koruyarak, biyoçeşitliliği destekleyerek ve çevreye duyarlı üretim yöntemlerini benimseyerek tarımın geleceğini şekillendirirler.
EŞİTSİZLİĞİN KAYNAKLARI
Kadın çiftçilerin karşılaştığı eşitsizliklerin kökeninde yatan temel nedenler arasında toplumsal cinsiyet rolleri, ekonomik eşitsizlik ve eğitim fırsatlarına erişimdeki engeller bulunmaktadır. Toplumsal cinsiyet rolleri, kadınların tarımda daha çok ev işleri ve bakım görevleriyle ilişkilendirilmesine yol açarak, karar alma mekanizmalarında söz sahibi olmalarını sınırlamaktadır.
Ekonomik eşitsizlik ise kadınların erkek meslektaşlarına göre daha düşük ücretler almalarına ve tarımsal desteklerden daha az yararlanmalarına neden olmaktadır. Eğitim fırsatlarına erişimdeki engeller ise kadınların tarım tekniklerini öğrenmelerini ve üretkenliklerini artırmalarını zorlaştırmaktadır. Bu durum, kadınların tarım sektöründeki potansiyelini tam olarak kullanmalarını engelleyen önemli bir faktördür.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Uzmanlar, kadın çiftçilerin karşılaştığı eşitsizliklerin ortadan kaldırılması ve tarım sektöründe güçlenmeleri için çeşitli çözüm önerileri sunmaktadır. Bu öneriler arasında; kadınların tarım kooperatiflerine katılımının artırılması ve kooperatif yönetimlerinde daha fazla söz sahibi olmaları, tarımsal desteklemelerde kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık uygulamaları, kadın çiftçilere tarımsal teknikler, pazarlama ve girişimcilik konularında eğitimler verilmesi, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratılması ve kadınların tarım sektöründeki haklarını koruyan yasal düzenlemelerin yapılması yer almaktadır.
Bu sayede, kadın çiftçilerin tarımsal üretimdeki etkinlikleri artırılabilir, ekonomik güçlenmeleri desteklenebilir ve tarım sektöründe daha adil bir rekabet ortamı oluşturulabilir.
Tarım sektöründe cinsiyet eşitliğinin sağlanması, sadece kadınların değil, tüm toplumun yararına olacaktır. Kadınların tarımdaki potansiyelini ortaya çıkararak, daha adil, daha sürdürülebilir ve daha üretken bir tarım sistemi inşa edebiliriz. Bu nedenle, tüm paydaşların iş birliği içinde çalışarak kadın çiftçilere destek olmaları gerekmektedir.
