Diyarbakır'da günlerdir kayıp olarak aranan ve dün sabah dere kenarında bir çuval içinde cansız bedeni bulunan 9 yaşındaki Narin Güran’ın ölümüne dair yeni detaylar ortaya çıkıyor. Olayda tutuklu bulunan amca Salim Güran’ın yanı sıra çok sayıda aile ferdi de gözaltına alınmıştı. Ancak olayın seyrini değiştiren en çarpıcı açıklama, olayda gizli tanık olarak yer alan Nevzat Bahtiyar’dan geldi.
İTİRAFLAR KAN DONDURDU
Gizli tanık Nevzat Bahtiyar’ın ifadeleri olayın karanlık yüzünü gözler önüne serdi. Bahtiyar, Narin Güran'ın cansız bedenini çuvalla dere yatağına taşımanın yarım saat sürdüğünü ve çuvalın ağzını bağlarken içeridekinin Narin olduğunu anladığını söyledi. Bu ifadeler, olayın soğukkanlı bir plan çerçevesinde gerçekleştirildiği şüphesini güçlendiriyor.
İşte Narin'in cesedinin dereye atan Nevzat Bahtiyar’ın ilk ifadesi:
Mezarlıktan Tavşantepe Mahallesi’ne doğru çıkan Akkedüşeli köyünün iç yolunda Salim Güran’la karşılaştım. Burada içme suyu ile ilgili bir şey söyleyeceğini düşünerek bekledim. Sonra muhtar aracından indi, benim yanıma geldi. Ben de araçtan indim. Daha sonra aracın ön koltuğunda bulunan battaniyeye sarılı bir şeyi göstererek ‘Bunu yok edeceksin’ dedi bana. Ben de gösterdiği şeyin yanına yaklaştım ve bakınca battaniyeye sarılı vaziyette hareketsiz yatan bir insan olduğunu gördüm. Ben insan olduğunu görünce şaşırdım ve tereddüt ettim. Salim Güran, bana ‘Aileni iyi düşün. Sana 200 bin lira para veririm’ dedi. Tabii bu sırada etrafımızda kimse yoktu.
Sonra bana ‘Aracında torba var mı?’ dedi. Ben de aracın bagajından rengini hatırlamadığım bir çuval çıkartarak Salim’e verdim. Battaniyeye sarılı çocuğu alıp çuvalın içerisinde birlikte koyduk. Bu esnada çocuğun üzerine siyah tişört ve şort vardı. Üzerinde asılı küçük bir çanta vardı. Sağ kulağının arkasında, boyun bölgesinde bir kızarıklık vardı. Çuvala çocuğu yerleştirdikten sonra, çuvalın ağzını orada bağlamadan aracımın arka koltuğuna ayak paspasının olduğu yere koydum. Göl diye tabir ettiğimiz fakat Eğritutmaz Deresi’ne doğru götür diyerek eliyle orayı işaret etti. Ayrılırken Salim Güran’ın ne yaptığına bakmadım. Direkt olarak mezarlığın yanından giderek villalar mevkiine doğru gittim.
"ÇOCUĞUN TÜM VÜCUDU ÇUVALA SIĞMIŞTI"
Yolda giderken pişmanlık duydum ancak aldığım şeylerin de kurtulmamın gerektiğini düşündüm. Derenin yanındaki stabilize yoldan aşağı inerek uygun bir yere baktım. Aracımı derenin kenarına durdurdum. Çuvalı aracımdan alarak elime aldım. Çocuğun tüm vücudu çuvala sığmıştı. Çocuğun ayağının kesik olup olmadığını hatırlamıyorum. Çünkü çok telaşlıydım. 8 Eylül tarihinde Narin Güran’ın bulunduğu yere inerek ip aradım. İp bulamayınca çocuğun çantasının ipi aklıma geldi.
Çantanın ipini sökerek çuvalın ağzını bağladım. Ağacın yanında çok derin olmayan bir yer buldum. Burada biraz su vardı. Çuval birisi tarafından bulunur diye düşünerek üzerine bir taş koydum. Taşın büyüklüğü yaklaşık 15-20 kilo civarındaydı. Yanında da birer taş vardı. Üzerine çalı koymadım. Çünkü üzeri kapanmıştı. Daha sonra buradan çıkarak aracıma bindim. Stabilize yoldan çıktıktan sonra baldızımın evine gittim.