Ankara, başkent olmasının yanı sıra bünyesinde barındırdığı üniversitelerle de dikkat çekiyor. 22 üniversiteye ev sahipliği yapan Ankara, toplamda 397 bin öğrenciye de eğitim imkanı sunuyor. Öğrencilerin yüzde 12’sinin yabancı uyruklu olduğu başkent, bu özelliğiyle Türkiye’nin en çok tercih edilen eğitim merkezlerinden biri konumunda.
Ancak Ankara’nın eğitim potansiyelini daha ileriye taşıma hedefiyle dikkat çeken bir öneri, Ankara Kulübü Derneği Başkanı Metin Özarslan’dan geldi. Özarslan, Ankara’nın her ilçesinde kendi kimliğine sahip bir üniversite kurulması gerektiğini vurguladı ve Ayaş ilçesini örnek göstererek bu vizyonun önemine dikkat çekti.
“AYAŞ HAK ETTİĞİ DEĞERİ GÖREMİYOR”
Metin Özarslan, Ayaş ilçesinin tarihi ve kültürel zenginliğine işaret ederek, buranın bir üniversite şehri haline gelebileceğini söyledi. “Osmanlı döneminde birçok eğitimli insan yetiştiren Ayaş, bugün hak ettiği değeri göremiyor. Potansiyeli büyük olan bu ilçe, bir Oxford gibi planlanarak eğitim ve kültür merkezi haline getirilebilir” diye konuştu.
Özarslan, üniversitelerin yalnızca sınıf ve binalardan ibaret olmaması gerektiğini belirterek, kampüs hayatının önemine değindi. “Gerçek bir üniversite deneyimi, öğrencilerin akademik ve sosyal anlamda gelişimini destekleyen kampüs yaşamını içerir. Ankara’nın tüm ilçelerinde kampüs üniversiteleri kurulmalı ve bu yapılar, öğrencilerin her alanda öğrenme ve kaynaşma fırsatlarını artırmalıdır” ifadelerini kullandı.
MEZUNLARA İŞ VE YAŞAM OLANAKLARI SAĞLANMALI
Ankara’nın güçlü üniversite kültürüne rağmen mezun öğrencilerin iş bulamadıkları için memleketlerine dönmek zorunda kaldığını belirten Özarslan, bu durumun hem bireysel hem de kentsel anlamda büyük bir kayıp olduğunu söyledi. “Eğitim kalkınmanın en önemli parçasıdır. Mezunlarımızın burada kalarak kazandıkları bilgi birikimiyle ülkeye katkı sağlamaları için iş ve yaşam olanakları sunulmalıdır” dedi.