Lozan Barış Antlaşmasının 100.  Onur Yıldönümü ve 24 Temmuz Basından Sansürün Kaldırılışının 115. Yıldönümü dolayısıyla basın açıklamasında bulunan Cumhuriyet Halk Partisi Polatlı Belediye Meclisi ve CHP Ankara Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Selami Ovacık, şu ifadeleri kullandı;

"Lozan Antlaşması, uluslararası politika alanında Türk Diplomasisinin büyük bir zaferidir. Türk Ulusu Lozan Barış Antlaşmasıyla varlığını tüm dünyaya kabul ettirmiştir. Cumhuriyet’e uzanan yolda, uluslararası bir güvence olarak tarihteki yerini alan antlaşma, insan hakları, uygarlık, demokrasi ve tüm ilişkiler yönünden aydınlığı getirmiştir. Her geçen yıl bir önceki yıla oranla artan ekonomik baskılar, basın özgürlüğüne yönelik baskılar, fikir hürriyetine yönelik baskılarla bugün Basın Bayramı değil Baskı Bayramıdır. Bizleri bugünlere taşıyan Atatürk, İsmet İnönü ve mücadele arkadaşlarını saygı ve minnet duygularımla anıyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü ve arkadaşlarının Ulusumuza armağanı olan Lozan Antlaşması, uluslararası politika alanında Türk Diplomasisinin büyük bir zaferidir. Lozan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kararlı ve öngörülü yönetimi ile İsmet İnönü başkanlığındaki heyetin üstün diplomatik dehalarıyla ulusumuzu Sevr’e mahkûm etmeye kalkışan emperyalist güçlere ve onların yerli işbirlikçilerine karşı kazanılmış siyasi bir zaferdir. Yüzüncü yılı kutlu olsun. Türkiye Cumhuriyeti'ni sonsuza dek özgür ve tam bağımsız yaşamak hepimizin öz görevidir. Bu yolda Atatürk İlke ve Devrimleri yol gösterici olacaktır. Bu tarihsel bilinçle Lozan' a ve kazanımlarına tüm gücümüzle sahip çıkmalıyız. Lozan Antlaşmasını Türkiye Cumhuriyeti’nin temel olduğu gerçeğinden hareketle Dünya Barışına unutulmaz katkıları olan büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk ile gerçek devlet adamı İsmet İnönü’yü ve kahraman silah arkadaşlarını özlem ve şükranla anıyorum."

"Atatürk’ün gösterdiği ileri medeniyetler seviyesine ulaşması için mücadelemizden taviz vermeyeceğiz"
Basın Bayramına değinen Ovacık; “115 yıl önce 24 Temmuz 1908 yılında basında sansür kaldırılarak Basın Bayramı ilan edildi. Bugün baktığımızda gazeteciler, iktidar tarafından sansür ve otosansüre maruz bırakılmaktadır. Gazeteler, ağır bir ekonomik baskı altındadır.  Medyanın yüzde 95’ini ele geçiren iktidar doğruları yazmak ve söylemek isteyen gazetecileri yargı sopasıyla tehdit etmektedir. Tüm dünyada demokrasinin vazgeçilmez unsuru olan basın özgürlüğünün önüne set çekilmeye çalışılan, siyasi irade eliyle ‘yandaş, havuz, bir kısım ya da karşıt’ medya gruplaşmasının yaratıldığı ortamlardan bir an önce uzaklaşılmasını diliyorum. Her geçen yıl bir önceki yıla oranla artan ekonomik baskılar, basın özgürlüğüne yönelik baskılar, fikir hürriyetine yönelik baskılarla bugün Basın Bayramı değil Baskı Bayramıdır. Halkın haber alma hakkına istinaden görevlerini tüm zorluklara rağmen yerine getirmeye çalışan medya mensuplarının, fikri platformların, düşünce ve yazın insanlarının özgür paylaşımlarda bulunabileceği, hapse mahkum olma korkusu yaşamadan düşünce ve basın özgürlüğünün Atatürk’ün gösterdiği ileri medeniyetler seviyesine ulaşması için mücadelemizden taviz vermeyeceğiz.”diye konuştu.

Editör: Arda Özden