Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, son zamanlarda artan deprem korkusuyla ilgili uyarılarda bulunarak özellikle İstanbul için dikkat çekiyor.

"SEÇİM ÖNCESİ VERİLEN VAATLER UNUTULDU"

Hürriyet'e bu konuda açıklama yapan Görür, çıkardığı yeni kitabı "Sesimi duymayan kaldı mı?" üzerinden deprem riskine ve dikkat çekici konuların altını çizdi. Ayrıca, sözlerinin genellikle umursanmadığını ve özellikle seçim öncesi verilen vaatlerin seçim sonrası unutulduğunu dile getirdi.

Naci Görür’den dikkat çeken tahmin “Bu fay deprem üretirse 7,4'e kadar çıkabilir” (4)

"DEPREM DİRENÇLİ KENTLER"

Kahramanmaraş depremlerinden sonra "deprem dirençli kentler" inşa etme çalışmalarına başladığını belirten Görür, İstanbul'un belediye başkan adayları ve Anadolu'dan gelen adayların desteklerini aldığını ancak seçim sonrasında bu desteğin unutulduğunu ifade etti.

Olası bir İstanbul depremi konusunda da uyarılarda bulunan Görür, Marmara Denizi'nin altında aktif bir fay hattı olduğunu ve bu fayın bir gün mutlaka harekete geçeceğini vurguladı.

"ZEMİN ÖNEMLİ BİR NOKTADIR"

Depremin üssü hakkında açıklamalarda bulunan uzman, "Adaların güneyindeki fay kırılırsa ağırlıklı olarak Anadolu, Kumburgaz fayı kırılırsa ağırlıklı olarak Avrupa Yakası etkilenir. Avrupa yakasının zemini genellikle kötü, Anadolu yakasının ise göreceli olarak iyidir" şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Naci Görür 'incelenmeli' diyerek uyardı “Bizim halkın deprem farkındalığı yok” (2)

"KALİTELİ MALZEME BİNADAN SAĞ ÇIKARIR"

Görür, demiri ve betonu kaliteden yapılan binadan sağ çıkma olasılığının yüksek olduğunu söyleyerek, "Depremin merkez üssü neresi? Marmara kıyısına, denize 10-15 km yakın bir mesafedeysen kıyametin içindesin demektir. Ve en önemli nokta yapıların durumu nedir? En kötü yerde otursan bile eğer yönetmeliğe uygun, kaçağı olmayan, iyi bir mühendislik hizmeti alınarak" dedi. 

Görür, devamında şunları söyledi: "'Ama komşular yanaşmıyor...' diyorsan, o zaman sesini çıkaracaksın, mahkemeye gideceksin, devletten, belediyelerden, yetkililerden hesap soracaksın. Eğer bunları yapmıyorlarsa, oy vermemek de bir seçenek olabilir... Ölmek istemiyorsan, durum budur!"