Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul'da beklenen deprem hakkında açıklamada bulundu. Marmara'da minimum 7,2; maksimum 7,6'ya varacak deprem beklenildiğini aktaran Naci Görür, depremin bazı bölgelerde 9 şiddetinde hissedileceğini söyledi. Kuzey Anadolu Fayı'nın taşıma özelliği özelliğinden bahseden Naci Görür, depremin Marmara’ya dayandığını ve Marmara Denizi’nin kırılması beklenildiğini anlattı.

Naci Görür’den Deprem Açıklaması: O Bölgede Deprem 9 Şiddetinde Hissedilecek

naci-gorurden-van-depremi-hakkinda-aciklama

Bilim Akademisi üyesi ve yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul'da beklenen deprem hakkında yaptığı açıklamada dikkat çekici bir noktaya değindi. Avrupa yakasında, özellikle sahile yakın bölgelerde beklentilerin üzerinde bir deprem şiddeti olduğunu belirtti.

Deprem Uzmanı Naci Görür Kimdir?

Naci Görür'den yeni açıklamalar! O bölgeyi işaret etti

Deprem Uzmanı Naci Görür, Türkiye'nin önde gelen deprem bilimcilerinden biridir. Kendisi, uzun yıllardır deprem araştırmaları yapmakta ve toplumu depremlere karşı bilinçlendirmek için çaba sarf etmektedir.

Naci Görür'ün en dikkat çeken çalışmalarından biri, İstanbul'un gelecekte yaşayabileceği büyük bir depremi öngörmesidir. Uzun süren araştırmalar ve saha çalışmalarının sonucunda elde ettiği verilere dayanarak, İstanbul'da büyük bir depremin kaçınılmaz olduğunu ve bu konuda acil önlemler alınması gerektiğini vurgulamaktadır.

Deprem uzmanı Naci Görür'ün açıklamaları medyada geniş yankı uyandırırken, halkın da dikkatini çekmiştir. Kendisi, sadece bilimsel verilere dayanarak değil, aynı zamanda toplumun da doğru bilgilendirilmesi gerektiğine inanmaktadır. Bu nedenle sık sık televizyon programlarına katılıp halka deprem konusunda farkındalık yaratma çabası içindedir.

Naci Görür'ün uzmanlığı ve tecrübesi, onu güvenilir bir kaynak haline getirmektedir. Deprem riskinin farkında olan insanlar için Naci Görür'ün açıklamaları büyük önem taşımaktadır. Kendisi, deprem bilimine olan katkılarıyla ülke genelinde takdir edilen bir isim haline gelmiştir.

Sonuç olarak, deprem uzmanı Naci Görür, İstanbul ve Türkiye'nin deprem riskiyle ilgili bilgilendirilmesi ve hazırlıklarının yapılması konusunda önemli bir rol oynamaktadır. Bilimsel verilere dayalı açıklamaları ve çabalarıyla toplumu aydınlatmakta ve gelecekteki depremlere karşı hazır olunması gerektiğini vurgulamaktadır.

İstanbul'da Beklenen Büyük Deprem: Neden 9 Şiddetinde Hissedilecek?

Naci Görür’den İstanbul depremi uyarısı Adalar ve Kumburgaz fayının kırılmasını bekliyoruz! (2)

Bilim Akademisi üyesi ve saygın yer bilimci olan Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul'da beklenen deprem hakkında önemli bir açıklama yaptı. Prof. Dr. Görür, "Depremin şiddetine baktığımızda Avrupa yakasında, özellikle sahile yakın bölgelerde şiddet 9 seviyesinde olacak gibi görünüyor. Dolayısıyla Avrupa yakası depremi kaçınılmaz olarak daha fazla etkilenecektir." şeklinde ifadelerde bulundu.

Prof. Dr. Naci Görür ve Prof. Dr. Kamil Yılmaz, Hilton İstanbul Bosphorus Conference Center'de yapılan T24 Yıllık Buluşmaları'nın Dördüncü Paneli'nde, beklenen Marmara depreminin olası sonuçlarını ve ekonomiye olası etkilerini konuştu. Görür, Kuzey Anadolu Fayı'nın kuzey kolunun her 250 senede bir, ortalama olarak 7 ve üzeri deprem ürettiğini belirtti. Görür, ''Bugün tekerrür periyodu doğmuştur'' diye devam etti ve ''Marmara denizinde artık deprem olacak mı olmayacak mı bunu bırakalım. Bilimsel gerçek, bu depremin olacağı yönünde'' ifadelerini kullandı. Görür, depremin İstanbul'un Avrupa yakasında 9 şiddetinde hissedileceğini belirtti.

Kuzey Anadolu Fayı Depremleri Doğudan Batıya Doğru Taşıyor

Nacic Görür, Marmara Denizi'nin bir deprem denizi olduğunu ifade ediyor.Kuzey Anadolu Fayı'nın kuzey kolunun etkin olduğu bu bölgede, depremler nedeniyle Marmara Denizi oluşmuştur. Bu denizin oluşumunda fay hareketleri ve depremler büyük rol oynamaktadır. Kuzey Anadolu Fayı'nın taşıma özelliği ise yüzyıllardır devam etmektedir ve depremleri doğudan batıya doğru ilerletmektedir. Buna "depremlerin göçü" adını veriliyor.

Depremler Erzincan’dan Başlayıp Marmara’ya Kadar Geldi

Naci Görür 20. yüzyılda daha önce olan depremlerden bahsetti. 20. yüzyılda, 1939 Erzincan depreminden sonra meydana gelen bir dizi deprem vardır. Bu depremler 42, 43, 57, 67 ve 99 yıllarında gerçekleşmiştir ve Erzincan'dan başlayarak Marmara'ya kadar uzanmıştır. Her biri yaklaşık olarak yedi büyüklüğünde veya daha fazladır. Bu depremler doğudan başlamış ve sonuncusu olan İstanbul'a kadar ilerlemiştir, özellikle 99'da İstanbul'un kapılarına dayandığı görülmüştür.

Naci Görür, 1999 depremlerinden sonra İstanbul'u depreme karşı hazırlamak için uyarılarda bulunduklarını söyledi.

Görür “99'da Kocaeli depremi oldu, onun batısında Marmara Denizi var. Kuzey Anadolu Fayı nerede bir deprem yapıyorsa, bir sonraki deprem onun batısındaki bir alan. Yani stresi transfer ederek kıra kıra geliyor. Marmara Denizi'ne dayandı şimdi ve Marmara Denizinin kırılmasını bekliyoruz.'' şeklinde konuştu.

İşletmeden kaçan deve kuşları trafiği karıştırdı İşletmeden kaçan deve kuşları trafiği karıştırdı

Marmara’da 7.2-7.6 Aralığında Deprem Bekleniyor

Naci Görür Marmara'da meydana gelmesi beklenen depremle ilgili beklenilen deprem büyüklüğünden de bahsetti. Naci Görür ''Adalar'ın güneyindeki fay kilitli faydır. Kırılmasını beklediğimiz faydır. Kumburgaz Fayı var bir de, o da kilitlidir. Marmara'nın batısında olan fay ise, Tekirdağ Fayı; 1912 yılında Şarköy depreminde kırılmıştır. Deprem beklediğimiz iki fay kolu var: biri Kumburgaz Fay Kolu, ve Adalar Fay Kolu. Bu faylar kırıldığı takdirde Marmara'da minimum 7,2; maksimum 7,6'ya varacak deprem oluşacaktır." dedi.

Avrupa Yakasının Zemini Depreme Dayanlıklı Değil

Görür "Avrupa yakasında, sarı-kahverengi zemin hakimdir. genç zemin, göreceli olarak çökenlerdir, fazla dayanıklı değildir. Zemini bu yerler oluşturuyorsa depreme dayanıklı değildir, depremi büyütecek niteliktedir. bunların üstüne yapılan yapıların çok dikkatli yapılması gerekir. çünkü deprem açısından alttaki zemin de sorun çıkartır. Asya tarafında, daha eski kayalar vardır. Deprem zararlarını daha azaltabilecek, daha dayanıklı, üzerindeki ve içindeki yapılara daha fazla zarar vermeyecek özelliklere sahiptir. Asya yakası, deprem açısından Avrupa yakasından görece daha iyidir zemin ve jeolojik koşullar bakımından. Su depremde son derece sakıncalıdıe. Suyun basıncı, zemin üzerindeki yapıların dengesini bozmaya sebep olur." şeklinde konuştu.

Avrupa Yakası, Asya Yakasına Göre Daha Çok Etkilenecek

Naci Görür "Asya yakasında zemin, Avrupa yakasına göre çok daha farklılık gösteriyor. Avrupa yakasında zemin iyi ölçüde değil. Marmara'nın kıyılarında kırmızı renkler egemen. Yer ivmesi deprem sırasında sahile yakın alanları etkileyecek. Avrupa Asya çok fark etmiyor. Marmaradan içeri doğru 10km mesafede zeminin ivmesi çok fazla. bütün yapılara daha fazla yük bindireceği anlamına geliyor bu. Depremin şiddetine baktığımız zaman Avrupa yakasında, özellikle sahile yakın yerlerde şiddet 9 seviyesinde. Avrupa yakasında, depremin şiddeti kaçınılmaz olarak çok daha fazla. Asya yakasına bakarsanız, lacivert alan sınırlı, daha az. Avrupa yakası depremden daha fazla etkilenecektir şiddeti açısından. Asya yakası nispeten daha az etkilenecektir. Özet olarak, Avrupa yakası her yönüyle Asya yakasından daha fazla etkilenecektir, depremin şiddeti orada daha fazla olacaktır. zeminin yapısı orada daha kötüdür. Asya daha iyi zemin açısından ama sahil bölgesinde iki kıta arasında çok bir ayrım söz konusu değildir.'' şeklinde konuştu.

İstanbul’da En Az 98 Bina Yerle bir Olacak

Görür, ''Mal kaybında, 37 bin 984 bina yıkılmış 11 ilde. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin çalışmasına göre, İstanbul'da yerle bir olacağı düşünülen bina sayısın minimum 98 bindir. Bu da İstanbul'da yapı stoğunun özelliğinden ve yoğunluğundan kaynaklıdır. Yüzde 60'ı gecekondu mentalitesiyle yapılmıştır, iyi malzeme kullanılmamıştır, malzemeden yasadışı olarak çalma çırpma yoluyla dayanıksız yapı stoğu ortaya çıkmıştır. İstanbul'da bu depremin diğer önemli sonuçlarından biri de ekosistem ve çevre kirliliğidir. Bununla baş etmek için daha şimdiden çok yoğun hazırlanmak lazım. 100 milyon ton atık, bugünkü deprem bölgesinden çıktı. Bu molozu bertaraf edemedik, kentlere yakın yerlere yığdık, gömdük, güya hallettik! Moloz gömüldüğünde içindeki bileşenler, asbest de dahil fiziko kimyasal biyolojik olaylar bu bölgedeki bütün istenmeyen zehirli kanserojen maddeler toprağa sızar ve akarsular vs. üzerinden besin zinciri üzerinden vatandaşın masasına gelir. depremin öldürmediği insanlar, bu sebepten etkilenecektir. İstanbulda değil 100 milyon ton çok daha fazla çıkacak. İstanbul'da yetkililer çıkacak molozu nasıl bertaraf edeceklerini asla bilmiyorlar. 100'lerce milyon ton malzemeyi siz istanbulda uluslararası yöntemler dışında bertaraf ederseniz oluşturacağınız çevre kirliliği + Marmara, bizim bu bölgede yaşamızı zorlaştıracaktır.'' dedi. 

Kaynak: HABER MERKEZİ