Dün olumlu şekilde sonuçlanması umulan hükümet ve Meta arasındaki görüşmeler son anda anlaşmazlıkla noktalanmıştı. Türk yetkililer, Meta'nın Türkiye'nin taleplerini yerine getirmediğini iddia etmişti.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, dün gerçekleştirilen toplantı ile ilgili şunları söylemişti:

“İki toplantı yapıldı. Hassasiyetlerimizi anlattık anlatıyoruz. Bir şirket düşünün onun kendi kuralları kadar bizim ülkemizin kanunları var. Biz bazı taleplerimizde şirketimizin kuralları, bulunduğu ülkenin kuralları diyorlar. Siz bu ülkede faaliyet gösteriyorsunuz. Bu ülkenin kanun kuralları var, uymak zorundasınız. Haniye ile ilgili taziye paylaşımlarına izin verilmiyor. Kanunlarımızı ön plana çıkarıyoruz. Onları sonuna kadar savunacağız. Ciddi aşama kaydettik. Bizim hassasiyetlerimizi dikkate alacaklar.

Gerçekten toplumumuzda gösterdiğimiz refleksin çok ciddi karşılığı olduğunu bilmenizi istiyorum. Talepler karşılanırsa erişim açılır. Yasakçı yaklaşım içinde olmadık olmayacağız. Ya engel getiriyor ya da blokluyorlar. Ne kadar haklı işlem yaptığımızı çok net şekilde ortaya koyduğumuzu düşünüyorum. Geri döndükleri an, sıkıntı yok denildiğinde açılmış olacak.

Erişimi engelleme uyarılarını dikkate almamış olmamaları. Bu platform diyor ki Hamas terör örgütüdür, YPG'yi terör örgütü olarak kabul etmiyor. Bizim ülkemizdeyseniz bizim ülkemizin hassasiyetlerini dikkate alacaksınız.”

META’DAN YALANLAMA

Kamuoyunda dile getirilen iddialara bir yanıt da Meta'dan geldi. Meta Şeffaflık Raporu'na dayandırılan itirazda META'nın hali hazırda Türkiye'nin bugüne kadar yapmış olduğu taleplerine olumlu karşılık verildiği bilgisi paylaşıldı.

Meta, yayımladığı Şeffaflık Raporunda, 2024'ün ilk yarısında Türkiye'den gelen kaldırma taleplerinin çoğunu yerine getirdiğini duyurdu. Şirket, bu taleplerin "katalog suçlar" ve "milli güvenlik" gerekçeleriyle yapıldığını ve bu çerçevede birçok içeriğin kaldırıldığını ifade etti.

META’dan yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Meta Platforms, Inc. 1 Ocak 2024 ile 30 Haziran 2024 arasında, adli ve idari makamlardan toplam 2953 kaldırma talebi aldı.

- Bu taleplerden 1849 tanesi Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'ndan alındı (5651 Sayılı Kanunun 8/8A Maddesi) ve bazı durumlarda hem Facebook hem Instagram içeriklerini kapsıyordu.

- Bu taleplerden 97 tanesi Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ve Türkiye Reklam Kurulu'ndan Tüketici İlkesi Kanalları üzerinden alındı.

- Bunlardan 520 tanesi İnternet Erişimi Sağlayıcıları Birliği'nden alınan mahkeme emirleriydi.

Bu kaldırma talepleri, toplam 2.580 içeriği kapsıyordu.

Dikkatlice değerlendirdikten sonra,

- Şikayet edilen Facebook içeriklerinden 504 tanesini ilkelerimizi ihlal ettiği gerekçesiyle kaldırdık.

- Şikayet edilen Facebook içeriklerinden 1941 tanesini yerel yasaları dikkate alarak Türkiye'de kısıtladık.