Güneydoğu Anadolu'nun tarih, kültür, din ve turizm merkezi Mardin; Kilise ve manastırları, tarihi konakları, dizi kitaplarıyla ünlenen köyleri, tarihi yapıları, kültür ve sanat dolu sokakları, etkileyici taş işçiliği örnekleri ve daha fazlasıyla keyifli bir gezi noktasıdır.Yukarı Mezopotamya bölgesinde yer alan Mardin, etkileyici doğal güzellikleri ve tarihi manzarasının yanı sıra tarihi ve dini yapılarıyla da etkileyicidir. Mardin, uzun ve kararlı tarihiyle Süryaniler için önemli bir merkez olmuştur.Yüzyıllardır farklı kültür ve dinlerin kardeşçe bir arada yaşadığı Mardin, bugün bir Türk şehri olsa da tarihi yapıları, gelenekleri ve Süryanilerden kalma simgeleriyle de dikkate alınmaya değer. Yıllık tarihi geçmişiyle Mardin'in ilçelerinde değerlendirilebilecek çok çeşitli kilise, manastır, cami ve tarihi yapı bulunmaktadır. Bu ilçeler; Bunlar Artuklu, Dargeçit, Derik, Kızıltepe, Mazıdağı, Midyat, Nusaybin, Ömerli, Savur ve Yeşilli'dir.
Mardin'in Tarihi
Mardin ilinde tarihin çok eski zamanlarına kadar uzanan buluntular bulunmaktadır. Artuklu Üniversitesi yerleşkesi içindeki Hırbe Helale yerleşiminde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan kırık taşlar Paleolitik Çağ'a tarihlendirildi.[3] Dargeçit İlçesi Ilısu civarında bulunan Boncuklu Tarla yerleşiminde Neolitik Taş Devri'ne ait eserler bulundu. Derik ilçesi Kerküşti Höyük'te yapılan kazılar sonucunda Kalkolitik Çağ'a ait kalıntılar ortaya çıktı. Kemaliye Höyük ve Tilki Tepe Höyüklerinde de Kalkolitik Çağ'a ait seramikler bulunmuştur. Nusaybin ilçesindeki Girnavaz Höyük'te Erken Tunç Çağı'na tarihlenen yataklar bulundu. Ayrıca ildeki 36 höyükte Tunç Çağı'nın çeşitli dönemlerine ait buluntulara rastlandı. Mardin-Nusaybin yolu üzerindeki Gırharrin Höyük, Mardin Dağları ülkesindeki Girnavaz, Yukarı Dicle havzasındaki Giricano, Kavusan Höyük, Siirt Türbe Höyük, Üçtepe, Çözümtepe ve Gre Dimse höyüklerinde de bu çağa ait buluntular görülmektedir.
Girnavaz Höyüğü, Dargeçit ilçesindeki Zeviya Tivilki Höyüğü ve Kızıltepe-Viranşehir yolu üzerindeki Kerküşti Höyüğü'nde yapılan kazılarda Demir Çağı'na tarihlenen kalıntılara rastlandı. Tarihi kaynaklarda Nisibis, Midyat, Savur, İzbırak-Zaz, Baskavak-Ahmedi ve Dereiçi (Killit)'deki antik yerleşimlerden bahsedilmektedir. M.Ö. 2000 yıllarında Asur bölgesinde yer alan Mardin'e, daha sonra da bölgedeki Hitit ve Urartu ülkelerine geçmiştir.
Mardin ismi ilk kez 4. yüzyıl Romalı tarihçisi Ammianus Marcellinus tarafından dile getirilmiştir. I. Justinianus'un dönem tarihçisi Prokopius, Margdis adıyla kentten ikincil öneme sahip bir kale olarak bahsetmiştir. Kale 640 yılında İyâz bin Ganm komutasındaki İslam orduları tarafından ele geçirildi. Bu dönemde bölgede yoğun bir Arap yerleşimi başladı. Emevi ve Abbasi dönemlerinde El Cezire valiliği sınırları içerisinde yer alıyordu. 750-751 yıllarında Mardin'e hakim olan Haricilerin Haruriyye koluna mensup Beni Rebîa kabilesinin reisi Bureyke'nin isyanına sahne oldu. Mardin kalesi 885 yılında Hamdani hanedanının kurucusu Hamdân bin Hamdûn tarafından ele geçirildi. 894 yılında Abbasi Halifesi Mutezid tarafından geri alındı. Daha sonra yeniden Hamdani bölgesine giren bölge, Mervaniler ile Mervaniler arasında sık sık mübadele edildi. 10. yüzyılın sonundan 11. yüzyılın sonuna kadar Uqaylis.
1085 yılında Mardin'in bulunduğu bölge Selçuklu bölgesine geçmiştir. Bu büyüme yoğun bir bölgesel Türkmen yerleşimine sahne oldu. 1103 yılında Artuklu Beyliği'nin egemenliğine giren Mardin, daha sonra İlgazi Bey'in hükümdarlığı döneminde kurulmuş ve yaklaşık üç yüzyıl hüküm süren Mardin Artukluları'nın egemenliğine girmiştir. Bu dönemde çok fakir olan şehir en parlak dönemini yaşadı. 1183 yılında Selahaddin Eyyubi surlara kadar şehri ele geçiremedi. Ancak 1185 yılında Mardin Artuklu Beyliği Eyyubi saltanatını tanıdı. I. Adil 1198 yılında şehri yağmalasa da kaleyi ele geçiremedi. 1203 yılındaki Eyyubi saldırılarına karşı direnilemedi. Daha sonra inşa edilen kalıntılar Mardin Artukluları ve Eyyubiler'e tabi olmuştur. Mardin Artukluları I. Alâeddin Keykubad döneminde Anadolu Selçuklularına tabi oldu.
1260 yılında İlhanlı hükümdarı Hülagû Han'ın oğlu Yaşmut tarafından sekiz ay boyunca kuşatılan Mardin, Mardin hükümdarı Necmeddin Gazi Saîd'in oğlu tarafından tedavi edilerek İlhanlılara teslim edildi. Mardin kalesi 1366 ve 1383 yıllarında Karakoyunlu saldırılarına dayanmıştır. 1394 ve 1401 yıllarında şehir Timur'un kuvvetlerinden kurtarılmıştır. 1409'da Mardin Artukluları'nın yıkılmasıyla Mardin, Karakoyunluların kontrolüne girdi. 1432 yılında Mardin Kalesi Akkoyunlulara teslim oldu. Karakoyunlular 1451 yılında kaleyi kuşatsa da ülkenin izniyle geri çekildiler. 1507 yılında Mardin şehri ve kalesi Şah İsmail tarafından ele geçirildi. Şehir 1515 yılında Osmanlı kuvvetlerine teslim olmasına rağmen kale ele geçirilemedi. Kale 1516'da tekrar kuşatıldı ve 1517'de Osmanlı kuvvetlerinin eline geçti.
Osmanlı döneminde sakin bir dönem geçiren Mardin, 19. yüzyıldan itibaren çalkantılara sahne oldu. Osmanlı Devleti ile Mısır Hidivi arasındaki mücadele sırasında Mardin bir süre Milli Aşiretlere bağlı isyancıların kontrolünde kaldı. 1847 ve 1865 yıllarında meydana gelen kolera kentte çok sayıda ölüme neden olmuştur. Kapalıçarşı 1891'de yandı. 1895'te isyancıların saldırısına uğrasa da kısa sürede bastırıldı. Mondros Mütarekesi'nden sonra İtilaf Devletleri'ne ait hiçbir askeri yerleşim yeri bulunamadı.
Mardin'in İlçeleri
Artuklu
180 bin ömrü olan Mardin'in merkez ilçesi Artuklu; Kızıltepe, Ömerli, Yeşilli, Savur ve Mazıdağı ilçeleriyle komşudur. Merkezi konumuyla Mardin'in en kalabalık ikinci ilçesidir.
Kent, ilçeye, Diyarbakır il sınırına ve Suriye ülke sınırına yaklaşık 35 km uzaklıkta yer almaktadır. Tarihi geçmişi ve özellikle tarih boyunca ev sahipliği yaptığı medeniyetlerin etkileyici Osmanlı mimarisi örnekleriyle bir açık hava müzesidir.
Mezopotamya Havzası'nın dağlık bölgelerine kadar uzanan Artuklu, İpek Yolu üzerindeki konumuyla da değerleniyor.
Mistik tarihi ve zengin çarşılarıyla Artuklu'ya gittiğinizde; Kasımiye Medresesi, Kırklar Kilisesi, Şeyhçabuk Camii, Mardin Müzesi, Latifiye Camii, Ulu Cami, Zinciriye Medresesi, Surur Hanı, Eski PTT Binası, Şehidiye Medresesi Camii, Kentsel Sit Alanı, Sabancı Kent Müzesi, Hatuniye Medresesi, Abbaralar, Deyrulzafaran Manastırı, Dara Antik Şehir ziyaret edilebilir.
Dargeçit
28 bin nüfuslu Dargeçit ilçesi Mardin'in Midyat ilçesine komşudur. Ayrıca Şırnak, Siirt ve Batman il sınırları içerisinde yer almaktadır.
Kente 105 km uzaklıkta bulunan ilçe, 4. yüzyılda Hıristiyanlıkla tanıştıktan sonra Süryaniler için merkezi bir yaşam alanı haline geldi. Tarih boyunca Müslüman ve Hıristiyanların bir arada yaşadığı bu yerleşim, Süryanilerin Avrupa'ya göç etmesinden sonra önemli bir nüfus kaybı yaşamıştır.
Dargeçit'e gittiğinizde doğal yapısına dikkat ederek; Dicle Nehri üzerindeki Ilısu Barajı, Tarihi Süryani Çarşısı, Dargeçit Köprüsü, Mor Kuryakos Kilisesi ve diğer Süryani kiliseleri ziyaret edilebilir.
Tarihi Süryani Çarşısı, hareketli çarşısı ve çeşitli mağazalarıyla alışveriş için uygundur.
Derik
62 bin nüfuslu Derik ilçesi; Kızıltepe ve Mazıdağı ilçelerine komşudur. Ayrıca Diyarbakır ve Şanlıurfa il sınırında yer almaktadır.
İlçe şehre 75 km uzaklıkta Kayıhan ailesi tarafından kurulmuş bir köydür. Derik, tarih boyunca ağırlıklı olarak Hıristiyan ve Ermeni olduğu için Farsça'da Kiliseler Ülkesi anlamına geliyor.
Halhal tipi zeytinleriyle ünlü Derik'te yıl boyunca 3500 ton zeytin üretildi. Yöre halkı geçimini büyük ölçüde zeytin üreticilerinden sağlamaktadır.
Derik'in paraşütü için uygun bir ortalaması var. Zeytinpınar'da bulunan tepe paraşüt eğitimi için yetkili kişi tarafından ziyaret ediliyor.
Burada gezilecek yerler arasında; Kürtük Mağaraları, Dera Sor Kilisesi, Mor Cırcıs Manastırı, Telbisim Harabeleri, Derinsu Mağarası, Gavur Ocağı, Rabat Kalesi, Kenco Kalesi, Fıttar Harabeleri, Kral Kızı Tahtı, Sin ve Seydoş Türbesi, Baba Ömer Türbesi ve Su Kaynağı bulunmaktadır.
Kızıltepe
260 nüfusuyla Mardin'in en kalabalık ilçesi Kızıltepe; Artuklu, Mazıdağı ve Derik ilçelerine komşudur. Şanlıurfa il sınırında ve Suriye sınırında yer almaktadır.
Kent şu anda 25 km uzaklıktaki Kızıltepe'de bulunmaktadır; Artuklular döneminde önemli bir ticaret merkezi olarak gelişmiştir. Daha sonra Eyyubilerin ve Osmanlıların eline geçen bölge, uzun yıllar Dunaysır adıyla anılmış, daha sonra 1930'lu yıllarda Koçhisar, ardından Kızıltepe adını almıştır.
Tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan ilçeye gittiğinizde; Dunaysır Ulu Cami, Dunaysır Köprüsü, Harzem Taceddin Mesud Medresesi, Şahkulu Türbesi ziyaret edilebilir.
Mazıdağı
37 bin nüfuslu Mazıdağı ilçesi Savur, Artuklu, Kızıltepe ve Derik ilçelerine komşu olup, Diyarbakır ili sınırında yer almaktadır.
Kente 55 km uzaklıktaki ilçenin Bizans İmparatorluğu'na kadar uzanan köklü bir tarihi var. Tarihte Şam-Diyarbakır arasındaki kervan yolu üzerinde yer alan Mazıdağı ilçesi, adını mazı ağaçlarıyla kaplı dağlarından alıyor.
Mazıdağı'na gittiğinizde Dermetinan Kalesi, Sultan Şeyhmus Türbesi, Pir Hattap Türbesi ve Zarzavan Kalesi ziyaret edilebilir. Ömürlü Köyü ve Yüce Köyü'ndeki tarihi yapılarla birlikte değerlendirilebilecek bir değerdir.
Midyat
117 bin nüfusuyla Mardin'in en kalabalık ilçelerinden biri olan Midyat, aynı zamanda yüzölçümü bakımından da şehrin en büyük ilçelerinden biri.
Tarih, kültür ve din merkezi olarak Mardin'in turistik ilçelerinden biri olan Midyat, Süryani halkının önemli bir yerleşim yeridir.
Tarihi M.Ö. 2000'li yıllara dayanan ilçe, Yukarı Mezopotamya'daki konumuyla binlerce yıllık bir geleneğin ürünü olan telkari ve şaraplarıyla ünlü. Gümüşün işlenerek takı, vazo, çerçeve, tütün kutusu ve daha birçok objeye dönüştürüldüğü telkarileri Midyat merkezdeki çarşılarda bulmak mümkün. Midyat'ın ünlü Süryani şarabını Kuyumcular Çarşısı'ndaki dükkânlardan da satın alabilirsiniz.
İslam ve Hıristiyanlık eserleri bir arada dağılana kadar Midyat'a gittiğinizde; Cevat Paşa Camii, Ulu Cami, Melle Cami, Gelüşke Hanı, Devlet Konukevi, Midyat Kent Müzesi, İzozoel Kilisesi, Midyat Mağaraları, Mort Şmuni Kilisesi, Mor Barsavmo Kilisesi, Mor Şarbel Kilisesi, Mor Gabriel Manastırı, Anıtlı Köyü, İzbırakan Köyü, Meryem Ana Manastırı, Tur Abdin Bölgesi, Mor Yakup Manastırı, Mor Abrohom Manastırı, Habsus Köyü ziyaret edilebilir.
Ayrıca Midyat'ın bir Süryani Köyü olan Kafro Köyü'nün meşhur pizzacısını da ziyaret etmeniz tavsiye edilir.
Nusaybin
111 bin nüfusuyla Nusaybin, Mardin'in kalabalık ilçelerinden biri. Suriye sınırında ve Şırnak il sınırında yer alan ilçe, Mardin'in Midyat, Ömerli ve Artuklu ilçelerine komşudur.
Kente 60 km uzaklıktaki Nusaybin, M.Ö. 3000 yıllarına dayanan tarihiyle oldukça etkileyici bir yer.
Sümer İmparatorluğu, Babilliler, Robialılar, Asurlular ve daha birçok farklı uygarlığın izlerini barındıran ilçe, dini ve turistik cazibe merkezleriyle özellikle tarih meraklıları için görülmeye değer bir bölgedir.
Nusaybin'e gittiğinizde; Mor Yakup Kilisesi, Zeynel Abidin Camii ve Türbesi, Haytam Kalesi, Yeni Kale, Üzüm Suyu Kanalı, Mor İbrahim Manastırı, Gırnavaz Höyüğü, Şirvan Kalesi, Hafemtay Kalesi, Kışla, Harabbaba Köyü, Mor Eşa'Yo Kilisesi, Mor Malke Manastırı, Mor Evgin Manastır, Mardin Kalesi, Aznavur Kalesi ziyaret edilebilir.
Ömerli
15 bin nüfuslu Ömerli; Mardin'in Midyat, Artuklu, Nusaybin, Yeşilli ve Savur ilçelerine komşu merkezi bir ilçesidir. Cumhuriyetin kuruluşuna kadar Savur ilçesine bağlı olan Ömerli, 1950'li yıllarda ilçe anlamını kazanmıştır.
Kente 40 km uzaklıktaki ilçe uzun yıllar Süryanilerin yerleşim yeri olmuştur. Süryanice adı Mazharte'dir.
Ömerli'ye gittiğinizde tarihi ve dini yerler gezilebilir. Bunların arasında; Mor Cercis Manastırı ve Beşikkaya Harabeleri bulunmaktadır.
Savur
26 bin nüfuslu Savur ilçesi; Ömerli, Midyat, Artuklu ve Yeşilli ilçelerine komşudur. Ayrıca Batman ve Diyarbakır il sınırları içerisinde yer almaktadır.
Kente yaklaşık 50 km uzaklıkta bulunan Savur, 1. yüzyıldan itibaren Hıristiyanlığın önemli bir merkezi olmuştur. İçinden Savur Çayı'nın geçtiği ilçe aynı zamanda kavak ağaçlarıyla da ünlüdür.
Mardin Kalesi'nden bile daha eskilere dayanan Savur Kalesi, ilçenin mutlaka görülmesi gereken tarihi yapılarından biridir.
Ayrıca gezilecek yerler arasında Abdullah Bey Konağı, Dereiçi Köyü, Mor Yuhanun Kilisesi, Başkavak Köprüsü, Hisarkaya Köyü Köprüsü ve Hacı Ahmet Ağa Köprüsü yer alıyor.
Yeşil
14 bin nüfusuyla Yeşilli, yüzölçümü bakımından Mardin'in en küçük ilçesidir. Ömerli, Artuklu ve Savur ilçelerine komşudur.
Kente 10 km uzaklıktaki ilçe, Mardin'in mesire alanlarıyla ünlü bir yerleşim yeridir. Bahçesinde köşklerin bulunduğu Yeşilli aynı zamanda kirazıyla da ünlü.
Yeşilliğin hakim olduğu Yeşilli ilçesinde aynı zamanda değeri ölçülebilen tarihi ve dini yapılar da bulunuyor. Bunların arasında; Mor Yakup Kilisesi ve Mor Kuryakos Kilisesi bulunmaktadır. Sulak bahçeleri ve üzüm bağlarıyla dairesel Bülbül Köyü de değer taşıyor.
Mardin'in en pahalı ve en ucuz ilçeleri hangisi?
Mardin'in en pahalı ve en ucuz ilçeleri hakkında kesin bir bilgi bulamadım. Ancak, sahibinden.com’dan yaptığım bir araştırmaya göre, Türkiye’nin en pahalı ilçeleri arasında Mardin'in merkez ilçelerinden Artuklu ve Midyat yer almaktadır. Mardin'in en ucuz ilçeleri ise, genellikle nüfusu az olan ilçelerdir. Bu ilçeler arasında Ömerli, Yeşil ve Savur sayılabilir. .