Tur eşliğinde gezdiğimiz Kapadokya’da ikinci durağımız ‘’Zelve Ören Yeri’’ oldu. Paşabağları’na 1 km uzaklıkta bulunan Zelve, Aktepe’nin dik ve kuzey yamaçlarına kurulmuştur. Zelve, peribacaları ve vadileri ile Kapadokya'nın en güzel doğal alanlarına sahip.
ZELVE ÜÇ VADİDEN OLUŞUYOR
Tur Rehberi Mehmet Karanfil’in verdiği bilgilere göre; Peribacalarının en yoğun olduğu bu alan 9. ve 13. yüzyıllar arasında Hristiyanların önemli yerleşim ve dini merkezlerinden biridir.
Buradaki peribacaları sivri uçlu ve geniş gövdelidir. Zelve toplamda üç vadiden oluşmaktadır.
1. Vadide; Çok eski dönemlere dayanan tarihi Balıklı ve Üzümlü Kilise, bulgur yapımında kullanılan Seten ve doğusunda Şırhane bulunmaktadır.
2. Vadide; Yan yana dizilmiş kayadan oyma mekanlar ve kilise bulunmaktadır.
3. Vadide ise köy meydanı ve köyün camisi yer alır. Kubbe gibi bir kayanın içine oyulmuş Manastır Kompleksi en etkileyici alanlardan biridir. Bir de yüksek yamaçlarda yer alan güvercinlik süslemeleri bu alana ayrı bir değer katmaktadır.
CAMİ VE KÖY MEYDANI
Zelve’de tek örneği bulunan bu cami hem kayadan hem de oyma kesme taştan yapılmıştır. Hemen caminin girişinde yer alan bilgilere göre mihrabı kayanın içine doğru oyularak inşaa edilmiştir. Minaresi ‘baldaken’ denilen dört sütunlu sivri başlıklıdır.
Cami hakkında en dikkat çekici bilgi ise 14. yüzyıldan sonra belli bir dönem Müslümanlar ve Hristiyanlar aynı anda ibadet alanı olarak kullanmaya başlamışlardır.
Caminin hemen karşısında Zelve halkının 1952 yılına kadar kullandığı köy meydanı bulunmaktadır. Kayadan oyma evlerin hemen üstünde güvercinlikler yer almaktadır. Güvercinlerin hafızaları oldukça güçlüdür ve evlerine kilometrelerce uzaklıktan bile geri dönebilirler. Bu sebeple eski dönemlerde güvercinler haberleşme için kullanılan en önemli iletişim aracıydı.
Kapadokya’nın tarihini ve doğal güzelliklerini keşfetmeyi düşünüyorsanız kesinlikle ilk durağınız kaya kiliseleri, manastırlar, evler, şapeller ve mezarlar gibi en etkileyici yapıların bulunduğu ‘’Zelve Ören Yeri’’ olmalı.
