Ankara'da Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin'in katılımıyla düzenlenen ortak basın toplantısında, Türkiye ve Irak arasında askeri ve güvenlik iş birliği ile terörle mücadeleye dair tarihi bir mutabakat zaptı imzalandı. Bu mutabakat, iki ülke arasındaki ilişkilerin derinleştirilmesi adına önemli bir adım olarak değerlendirildi. Ancak, toplantının ardından yapılan bir diğer açıklama, özellikle Türkiye'deki kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Bakan Fidan, 1 Eylül itibarıyla "15 yaş altı ve 50 yaş üstü" Irak vatandaşlarına vize muafiyeti getirileceğini duyurdu. Bu karar, sosyal medyada geniş bir tartışma başlatırken, birçok kişi Türkiye'ye yönelik yeni bir göç dalgası ihtimalini sorguladı.
TÜRKİYE İÇİN STRATEJİK BİR ADIM
Türkiye ve Irak arasında imzalanan mutabakat zaptı, iki ülke arasındaki stratejik iş birliğini ve güvenlik alanındaki ilişkileri güçlendirdi. Bu bağlamda diplomatik kaynaklar, Irak vatandaşlarına tanınan vize muafiyetini Türkiye için stratejik bir adım olarak değerlendirdi. Bu gelişmeyle beraber, Türkiye’nin Orta Doğu’daki stratejik konumu güçlenirken, terörle mücadele konusunda bölgedeki güvenlik dinamiklerini yeniden şekillenecek.
VİZE MUAFİYETİ YENİ BİR GÖÇ DALGASINI DOĞURUR MU?
Vize muafiyeti açıklaması, Türkiye'deki göç politikaları konusunda hassaslaşan kamuoyunda çeşitli endişelere yol açtı. "Yeni bir göç dalgası mı?" sorusu sosyal medyada tartışılırken, bu konuda uzmanların görüşlerine başvuruldu. Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi (AYBÜ) Göç Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ali Zafer Sağıroğlu, bu endişelerin yersiz olduğunu belirterek, Polatlı Postası İnternet Haber Sitesi'ne özel açıklamalarda bulundu.
IRAK, KOMŞU ÜLKELERLE REKABET EDEBİLECEK
Türkiye ve Irak arasındaki bu mutabakatın, yalnızca güvenlik ve askeri işbirliğini güçlendirmekle kalmadığını, aynı zamanda Irak'ın Batı'ya açılma sürecinde Türkiye'nin stratejik bir konumda olduğunu gösterdiğini belirten Sağıroğlu, vize muafiyeti kararının da Irak'tan gelen talepler doğrultusunda alındığını düşündüğünü ifade etti. Sağıroğlu, "Türkiye, bu kararla Irak'la olan bağlarını daha da güçlendirmiş oldu. Irak, komşu ülkelerle daha rekabetçi bir pozisyona gelerek, vatandaşlarının hareket kabiliyetini artıracak" şeklinde konuştu.
"UYGULAMA BELİRLİ YAŞ GRUPLARINI KAPSIYOR"
Sağıroğlu, Türkiye'ye pek çok ülkenin zaten vizesiz giriş yapabildiğini hatırlatarak, vize muafiyetinin yalnızca "15 yaş altı ve 50 yaş üstü" Irak vatandaşlarını kapsadığını vurguladı. Bu yaş gruplarının göç açısından risk oluşturmadığını ifade eden Sağıroğlu, Türkiye'nin göçmen alımında özellikle Suriye ve Afganistan gibi ülkelerden gelen akımlarla daha önce karşı karşıya kaldığını belirtti. Ancak, Irak'a tanınan bu vize muafiyetinin benzer bir göç dalgası yaratmayacağını söyledi. Sağıroğlu, "Göç dalgalanmaları çoğunlukla kayıt dışı gerçekleşir. Olası bir durumda bile bu vize serbestliği nedeniyle gerçekleşmeyecektir" dedi.
TÜRKMENLERİN VARLIĞI KORUNACAK
Irak'taki Türkmen nüfusunun da bu vize muafiyeti uygulamasında göz önünde bulundurulduğunu ifade eden Sağıroğlu, Türkmen vatandaşlarının bu düzenlemeden fayda sağlayacağını belirtti. Ayrıca, uygulamanın Irak’ın iç dinamiklerini de göz önüne alarak yapıldığını vurgulayan Sağıroğlu, bu kararın Irak içinde de olumlu karşılanacağını düşündüğünü dile getirdi.
KARAR YANLIŞ ANLAŞILDI
Sağıroğlu, kamuoyunda oluşan endişelerin Bakan Fidan tarafından açıklanan konunun henüz net bir şekilde anlaşılmamasından kaynaklandığını belirtti. Sosyal medyada gösterilen tepkilerin büyük ölçüde bu yanlış anlaşılmalardan doğduğunu ifade eden Sağıroğlu, "Vatandaşlar göç konusunda hassaslaştı, ancak bu düzenleme sadece belirli yaş gruplarını kapsıyor ve olumsuz bir durum yaratmayacaktır" dedi.
