Ankara’nın tarihi dokusunun kalbinde, zamana meydan okuyan eşsiz bir yapının Ankara Saat Kulesi olduğunu biliyor muydunuz? Altındağ ilçesinde, Ankara Kalesi’nin Hisar Kapısı’nın hemen yanında konumlanan bu zarif eser, sadece bir saat değil, aynı zamanda tarihe açılan bir pencere görünümünde.
1885 yılında dönemin Ankara Valisi Sırrı Paşa’nın girişimiyle inşa edilen kule, hem tasarımı hem de taşıdığı uluslararası hikaye ile dikkat çekiyor. Hacı Süleyman Refik Efendi’nin gözetiminde yapılan kule, yerel ustaların emeğini ve uluslararası bir bağlantıyı aynı çatı altında buluşturuyor.
STRAZBURG'UN ÜNLÜ ÇAN USTASI TARAFINDAN YAPILDI
Kulenin en üst katında yer alan çanın üzerindeki yazıtta ise çanın, 1884 yılında Fransa’nın Strazburg kentinde ünlü çan ustası Louis Edel tarafından üretildiği yazıyor. Bu detay, Ankara Saat Kulesi’ni yalnızca bir yerel değer olmaktan çıkararak, küresel bir hikayeye sahip bir yapı haline getiriyor.
Sekizgen planlı ve kagir bir yapıya sahip olan Ankara Saat Kulesi, tarihi Atpazarı Kapısı’ndan yükselerek ziyaretçilerini karşılıyor. Osmanlı, Selçuklu, Bizans ve Roma dönemlerinin izlerini taşıyan Ankara Kalesi’ne uyum sağlayan kule, mimarisiyle de tüm dikkatleri üzerine çekiyor.
Hisar Kapısı’nda bulunan İlhanlı dönemine ait yazıt ise bölgenin tarihi önemini bir kat daha artırıyor. Andezit taşlarından yapılan kale duvarları arasında yükselen kule, hem tarihi bir anıt hem de yapsııyla simgesi olarak dikkat çekiyor.
1987 yılında kentsel sit alanı olarak tescillenen kule, 2007 yılında kapsamlı bir restorasyon geçirerek bugünkü görünümüne kavuştu. Geçmişin izlerini bugüne taşıyan Saat Kulesi, ziyaretçilerine yalnızca zamanı değil, çok kültürlü bir geçmişi de hatırlatıyor.