Fethullah Gülen’in ölümünün ardından FETÖ içinde sular durulmuyor. Örgüt içerisinde derin bir bölünmeye yol açan yeni bir vasiyetname kamuoyuna sızdırıldı. FETÖ’nün mevcut yönetimine muhalif olan firari Ahmet Dönmez tarafından paylaşılan 9 sayfalık belge, örgüt içindeki tartışmaları alevlendirdi.
Aydınlık'ın haberine göre, Gülen’in 24 Temmuz 2024 tarihinde, hayatının son dönemini geçirdiği evde noter huzurunda hazırladığı ileri sürülen vasiyetnamede, tüm mal varlığının yönetimi sağ kolu Cevdet Türkyolu’na bırakıldı. Belgeye göre Gülen’in mal varlığı iddia edildiği gibi “birkaç kıyafetten” ibaret değil; 200 bin doları buluyor. Şahit olarak ise Adem Kalaç, Muhammet Çetin ve Hakan Serbest’in imzaları bulunuyor.
Vasiyetnamenin içeriği FETÖ’cüler arasında şüphe uyandırdı. Muhalif kanat, söz konusu belgenin Cevdet Türkyolu tarafından organize edildiğini ve örgüt liderliğini ele geçirmek için sahte bir planın parçası olduğunu öne sürdü. Örgüt içinde, Türkyolu'nun Abdullah Aymaz’a karşı güç kazanma girişiminde bulunduğu iddia edildi.
İLK VASİYETLE ÇELİŞİYOR
Gülen’in ölümünün hemen ardından, 28 Şubat 2025’te Pensilvanya’daki kampta açılan ilk vasiyetnamede mal varlığının yalnızca 20 bin dolar olduğu açıklanmıştı. Yeni vasiyetnamede ise 200 bin dolar kayıtlara geçti. Ayrıca belgede, Gülen’in yaşadığı yerlere müze kurulmasını istediği ve Altın Nesil Vakfı ile Herkul web sitesine mirasını bıraktığı belirtiliyor. Bu kuruluşların, örgütün ABD’deki önemli isimleri Mustafa Özcan ve Cevdet Türkyolu tarafından kontrol edildiği biliniyor.
Bir diğer dikkat çekici ayrıntı ise vasiyetnamenin İngilizce hazırlanmış olması ve Gülen’in doğum tarihinin 27 Nisan 1941 olarak yazılması. Oysa FETÖ içerisindeki bazı kesimler, Gülen’in "Mehdi" olduğunu savunarak doğum tarihini 1938 olarak iddia ediyordu.
ÖRGÜT SESSİZLİĞE BÜRÜNDÜ
Yeni vasiyetname sonrası başlayan tartışmalara rağmen FETÖ yönetiminden herhangi bir açıklama gelmedi. Firari gazeteci Ahmet Dönmez, sessizliğe gömülen örgüt tepe kadrosunu eleştirerek, "Cemaati Cevdet Türkyolu üzerine yaptı" ifadelerini kullandı. Dönmez ayrıca, Başyüceler Heyeti’ndeki önemli isimlerden Abdullah Aymaz ve Gülen’in damadı Ahmet Kurucan’ın bu vasiyetnameden haberdar olmadığını belirtti. Kurucan’ın diğer damat Adem Kalaç’a hesap sorduğu da iddialar arasında.
Ahmet Dönmez, 17 Nisan’da Youtube kanalında yayınladığı videoda Fethullah Gülen’in, Cevdet Türkyolu’na yatlardan, katlardan daha değerli şeyler verdiğinin altını çizerek şunları kaydetti:
“Nedir o? Cemaatin tapusu. Fethullah Gülen’in vasiyetinin el yazısıyla olmaması, Osmanlıca değil de İngilizce olması, imzanın gerçek olup olmadığı merak ediliyor. Kimileri ‘Bu Fetullah Gülen’in imzası değil.’ diyor. Ama bunu bile bilemiyoruz.
“Miktar 20 bin dolardan 200 bin dolara nasıl arttı? Mesele 200 bin dolar da değil. Hocaefendinin kitap telifleri ne olacak? Her yıl basılmaya devam edecek. Bunu kim alacak?
“CEMAATE HİÇBİR ŞEY BIRAKMAMASI TUHAF”
“Hocaefendi hastaneye neden 5 bin dolar bağışlıyor. Ama bakıyorsunuz yıllarca muavenete (cemaat içi yardım) önem veren o Fethullah Gülen’in vasiyetnamede muavenete hiçbir şey bırakmaması bana tuhaf geliyor.
“Bundan başka müze meselesi var. Fethullah Gülen 80 senelik hayatında bunun tam tersini söylüyordu. Şimdi vasiyetnamede müze kurulsun diyor. Bunu demiş olabilir mi? The New Yorker gazetesinde Fethullah Gülen’le 2015 Temmuz’unda yapılmış röportajdan alıntılar var. Gazeteciye diyor ki, ‘Öldüğümde unutulmayı istiyorum. Mezarımın yerinin bilinmemesini arzu ediyorum. Kimsenin ölümümden haberdar olmadığı, dolayısıyla cenaze namazımın da kılınmadığı bir yalnızlık içinde vefat etmeyi temenni ediyorum. Hiç kimsenin beni hatırlamamasını istiyorum.’ diyor. Fethullah Gülen’in kendi ifadesi. Bu kadar radikal bir değişiklik olabilir mi? Yaşadığım her yere müze yapın diyen bir Fethullah Gülen’e geçiş yapılabilir mi? Bu da tartışmalı. Bu normal mi?”
