Bu muazzam güzellik, Klaskuri Deresi'nin başlangıcını oluşturan Heba Deresi ile Savgule Deresi tarafından beslenen bir heyelan gölüdür. Karagöl, güneydeki Karaşalvar Tepe (2.333 m) ile Verketil Tepe (2.429 m) arasındaki zirveleri birbirine yakın tepelik bir kesimde konumlanmıştır.
Yamaçtan kopan heyelan materyali, Savgule Vadisi'ni engelleyerek bu doğal gölü oluşturmuştur. Heyelan setinin üzerinde iki göl bulunmaktadır; küçük göl, yaklaşık 7 dönüm alanında dairesel bir formda yer alırken, büyük göl ise 50 dönüm alanı kaplayan üçgen benzeri bir şekle sahiptir. Her iki göl de bir gidegenle birbirine bağlıdır, ancak büyük gölün su seviyesi küçük gölden biraz daha yüksektir.
KARAGÖL KAMP TURİZMİ AÇISINDAN BÜYÜK POTANSİYELE SAHİP
Gölün oluşum tarihi 1800'ler olarak tahmin edilse de bu bilgi kesin değildir. Zaman içinde göle dolan alüvyonlar temizlenmiş ve göl çevresi ahşapla desteklenmiş yürüyüş yolları eklenmiştir. Gölün derinliği 30 metreden 8 metreye düşerken, arazi büyüklüğü de 56 dönümden 50 dönüme düşmüştür.
Karagöl, tipik bir heyelan set gölü olmamakla birlikte, heyelan enkazı üzerinde biriken sularla oluşmuş iki bölümlü bir alana sahiptir. Göl, kayan malzemelerin engebeleri arasında suların toplanması sonucu meydana gelmiştir. Gölün sığ olması ve seddin önündeki yamacın dikliği, Karagöl'ün enkaz üzerinde yer aldığı ihtimalini güçlendirmektedir.
Kamp turizmi açısından büyük potansiyele sahip olan Karagöl, Borçka ilçesine 27 km uzaklıkta bulunmaktadır. Klaskur yaylasının yakınında bir tepenin toprak kayması sonucu oluşan bu göller, zengin orman örtüsü ve çeşitlilik gösteren florasıyla dikkat çeker. Ayrıca, yöre halkı tarafından mesire yeri olarak sıkça kullanılmaktadır. Karagöl, doğa severleri bölgedeki eşsiz güzellikleri keşfetmeye davet ediyor.
HABER: KARDELEN ÇIKMAZ