Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, CSO Ada Ankara'nın açıldığı günden bugüne yaklaşık 1000'den fazla konser ve etkinliğe ev sahipliği yaptığını ve 1 milyondan fazla sanatseveri ağırladığını ifade etti. 3 Aralık 2020 yılında, CSO Ada Ankara, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının (CSO) verdiği büyük bir konserle sanatseverlere kapılarını açmıştı.

Kar yağışı Keçiören’i etkisi altına aldı Kar yağışı Keçiören’i etkisi altına aldı

CSO Ada Ankara, 3 Aralık 2020 yılında kapılarını açtı

Türkiye'nin sanat hayatının önde gelen mekanlarından biri olan CSO Ada Ankara, Türkiye'nin en büyük orkestrası CSO konserleri ile farklı sanatsal etkinliklere ev sahipliği yapmaya devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, açılışının üzerinden 3 yıl geçen CSO Ada Ankara'daki etkinliklere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı  Batuhan Mumcu konu hakkında şu ifadelerde bulundu: "CSO Ada Ankara, açıldığı günden bugüne yaklaşık 1000'den fazla konser ve etkinliğe ev sahipliği yaptı ve alanlarında 1 milyondan fazla sanatseveri ağırladı. CSO Ada'da uluslararası organizasyonlar haricinde diğer sanatçılarımız da sahne alma imkanı buluyor. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, dünyanın en eski orkestralarından birisi ve burada yer alıyor. Birçok yerli ve yabancı sanatçımız bu salonlarda konser veriyor."

"Burası sanatın kalbi ve merkezi oldu"

Mumcu; sergi, resim ve fotoğraf alanında da pek çok sanatçının eserlerini sanatseverlerle buluşturduklarınıifade ederek sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Cumhuriyet'in 100. yılı kapsamında etkinliklerimiz var. Aralık ayının ikinci haftası başlayacak olan '100. Yılda 100 Resim' etkinliğimiz ile minik sanatseverlerden Ocak 2024 sömestir tatilinde sergilemek üzere 100 resim yapmalarını isteyeceğiz. Sanatın her alanında CSO'nun merkezi konumunda olan CSO Ada tüm sanat etkinliklerine ev sahipliği yapıyor. Burası sanatın kalbi ve merkezi oldu. Mimarisi, merkezi konumuyla ve etkinlikleriyle Ankara'nın kalbi, uluslararası etkinlikleri dolayısıyla yabancı ziyaretçilerimiz için iyi bir çekim noktası oldu. Başkent Kültür Yolu Festivali'nin de 3'üncüsü yine CSO Ada Ankara'da yapıldı."

"CSO Ada, Ankara'ya ve Türkiye'ye çok büyük bir hediye"

CSO Müdürü Sibel Ayhan Bayer ise yeni binada yoğun bir dönem geçirdiklerini ve sanatseverlere çok sayıda konser dinlettiklerini ifade ederek sözlerini şu şekilde aktardı: "Geçen sene CSO Ada Ankara'da 117 konser verdik. Bu sene planlı 107 konserle sezona başladık. Şu anda bile 107 sayısının çok üzerinde rakamlar oluyor, aralara ek konserler alıyoruz, ek görevlendirmelerimiz oluyor. Hızlı geçen bir 3 yıl diyebilirim ama dolu dolu geçti. CSO, salonun en çok tadını çıkaran kurum diyebilirim. CSO Ada, Ankara'ya ve Türkiye'ye çok büyük bir hediye."

Salonun cazibesi olduğunu, konuk sanatçıların ve seyircilerin büyülendiğini dile getiren Bayer, "Sanatçılar girer girmez 'Nasıl bir salon' diyorlar. Çok alışılagelmiş bir yapısı yok. Sahne oldukça çukurda, 360 derece dönen bir seyirci görseli var. Hem çalan için farklı bir deneyim hem de seyirciler için aynı şekilde. Panoramik olarak görebiliyorlar bizi. Her açıdan izleyebiliyorlar, farklı kategorilerden bilet alıp, arkadan, yandan, yukardan izleyebiliyorlar." diye konuştu.

"Salonumuz ve orkestramız hem beraber hem de ayrı bir şekilde anılır oldu"

CSO'nun 197 yıllık tarihi ile bütünleştiğine, uluslararası bir marka değeri olduğunu vurgulayan Bayer, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Orkestramız ismi ile uluslararası mecralarda anılıyordu. Salonumuz da bizimle birlikte anılmaya başladı. Gelen şefler, solistler de buranın tanıtımını yapıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığımız da salonumuzun, CSO Ada Ankara kompleksin tanıtımı için oldukça kapsamlı çalışmalar yaptılar. Bu salonda verdiğimiz konserlerimiz, uluslararası klasik müzik kanallarında yayınlandı. Konuk şef ve solistler salonu çok beğeniyorlar. Salonu çok beğenerek kendiliğinden bize başvuran sanatçılar oluyor. Klasik müzik camiası birbirini çok iyi takip eder. Bir yabancı solist geliyor, onu sosyal medyadan takip edenler 'Nereye gitmiş' diyerek salonu da görüyorlar. Salonumuz ve orkestramız hem beraber hem de ayrı bir şekilde anılır hale geldi."

Haber: Tuğba Akkesen 

Editör: Tuğba Akkesen