Polatlı Postası İnternet Haber Sitemize konuşan Çağdaş Gazeteciler Derneği Ankara Şube Başkan Yardımcısı Mustafa Mert Bildircin, 24 Temmuz Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü’nde önemli açıklamalarda bulundu.
Türkiye'de sansürün kaldırılmasının yıl dönümü olarak kutlanan 'Basın Bayramı' 1971'de "bayram" olmaktan çıkmış ve adı, "Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü" olarak değişmiştir. Haberimizde Basın Bayramı konusunu kapsamlı ele almıştık.
Bildircin, sansürün sadece haber engellemekle sınırlı olmadığını belirterek, gazetecilerin sendikasızlaştırılması, güvencesiz çalıştırılması, ve basın kartı verilmemesi gibi uygulamaların da sansür olduğunu vurguladı.
SANSÜR SADECE HABERİN ENGELLENMESİ DEĞİLDİR
Sansürün birçok şekliyle gazetecilik mesleğini tehdit eden çok yönlü unsur olduğunu belirten Bildircin, "24 Temmuz 1908, Abdülhamit istibdadının son bulduğu, basında sansüre son verildiği, gazetecilerin ve gazetelerin hayatına daha iyi koşullarda devam edebildiği gündür ve “Basın bayramı” olarak kutlanmaya başlanmıştır. Günümüzde sansür birçok şekliyle mesleğimizin tehdit eden çok yönlü bir unsurdur. Sansür sadece bir haberin engellenmesi değildir. Patronların siyasetle ilişkisi, gazetecilerin sendikasızlaştırılması, gazetecilerin kazanılmış haklarının her geçen gün yok edilmesi, güvencesiz ve düşük ücretlerle çalıştırılması, haber yazdığında başına bir iş geleceği endişesi, hak ettiği halde basın kartı verilmemesi, davalar, soruşturmalar, tutuklamalar da sansürdür" ifadelerini kullandı.
AK Parti iktidarının sansürü kurumsallaştırdığını ifade eden Bildircin, gazetecilerin onurlu mücadelesini kutlayarak tüm gazetecileri ve halkı sansüre karşı birlikte mücadele etmeye çağırdı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Sinan Ateş davasına ilişkin konuşan, haber yapan 63 gazeteciyi hedef göstermesine tepki gösteren Bildircin, Türkiye’nin kirli siyasi atmosferinde bir kez daha gazetecilerin hedef haline getirildiği ifade etti.
HEDEF ŞAŞIRTILMAYA ÇALIŞILIYOR
Bildircin, gazetecilerin listesini çıkaranların, aslında gazetecilerin sadece görevlerini yaptıklarını bildiklerini belirterek, "Gazetecileri hedef göstererek gerçek saptırılmaya, hedef şaşırtılmaya çalışılıyor" ifadesini kullandı. Ayrıca, "Mesleğini yapan gazetecilere dil uzatmak, tetikçileri saklayanların haddi değildir. ÇGD Ankara Şubesi olarak, buna müsaade etmeyeceğiz" şeklinde konuştu.
ÇGD, bu zor şartlar altında onurlu bir şekilde mesleğini yapmaya çalışan tüm meslektaşlarının mücadele gününü kutlayarak, tüm gazetecileri ve halkı sansüre karşı birlikte mücadele etmeye çağırdı.