PKK elebaşı Öcalan, terör örgütüne yönelik tarihi çağrı yapmıştı.
“Bu çağrının tarihi sorumluluğunu üstleniyorum” diyen Öcalan, “PKK ömrünü tamamladı” demiş, “Tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” çağrısında bulunmuştu.
Terör örgütü PKK, Öcalan'ın çağrısı sonrası ateşkes ilan ettiğini açıkladı.
Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın yaptığı çağrıya uyulacağını belirten terör örgütü PKK'nın yaptığı açıklamadan satır başları şöyle:
“Biz PKK olarak söz konusu çağrının içeriğine olduğu gibi katılıyoruz ve kendi cephemizden çağrının gereklerine uyacağımızı ve uygulayacağımızı belirtiyoruz. Bugünden geçerli olmak üzere ateşkes ilan ediyoruz. Çağrının içeriğine olduğu gibi katılıyoruz ve kendi cephemizden çağrının gereklerine uyacağımızı ve uygulayacağımızı belirtiyoruz. Fakat başarı için demokratik siyaset ve hukuki zeminin de uygun olması gerektiğinin altını çizmek istiyoruz. Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nın hayata geçmesinin önünü açmak için, bugünden geçerli olmak üzere ateşkes ilan ediyoruz.”
CUMHURBAŞKANLIĞINDAN İLK AÇIKLAMA
Teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın çağrısına uyacağını açıklayan terör örgütü PKK, ateşkes ilan etti. Söz konusu ateşkes kararı sonrası Cumhurbaşkanlığından ilk değerlendirme geldi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, yeni bir aşamaya geçildiğini söyledi.
Yılmaz, yaptığı açıklamada "Terörsüz Türkiye hedefine yönelik yeni bir aşamaya geçilmiş, kurucusu tarafından terör örgütüne feshetme çağrısı yapılmıştır. Bu yeni safhayı ve bunun sahadaki somut yansımalarını ilgili kurumlarımızla birlikte dikkatle takip edeceğiz. Temenni ederiz ki bu fırsat değerlendirilsin. Hedef terörsüz Türkiye" diye konuştu.
Yılmaz'ın açıklamasının tamamı şöyle:
"Türkiye Yüzyılı Vizyonunun ayrılmaz bir parçası olan Terörsüz Türkiye hedefi güvenlik bakımından olduğu kadar, daha hızlı kalkınmak ve demokrasimizin standartlarını yükseltmek bakımından da son derece kıymetlidir.
Terörün doğrudan verdiği zararların yanı sıra, ekonomik ve sosyal kalkınmaya vurduğu darbe, yatırım ortamına yaptığı olumsuz etki açıktır. Tarımdan turizme, enerjiden madenciliği, eğitimden sağlığa birçok alanda terör, ülkemizin potansiyelini ve insanımızın refahını aşağıya çekmiştir.
Terör ekonomiye zarar verdiği gibi demokrasiyi de zehirlemiş, demokratik standartların yükselmesini, temel hak ve özgürlüklerin alanının genişlemesini zorlaştırmıştır. Provokatif terör eylemleri, kökü dışarıda olan vesayet odaklarının ve darbeci zihniyetlerin değirmenine su taşımıştır.
Son yirmi yılda AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak kalkınma ve demokraside başarılanlar teröre rağmen yapılmış, terörün istismar ettiği konular büyük oranda ülkemizin gündeminden çıkarılmıştır.
Her zaman vurguladığımız üzere, terör ve demokratik sivil siyaset bir arada olmaz, olamaz. Dünyada hiçbir demokratik hukuk devleti buna müsaade etmez. Tarihi tecrübesi ile bir arada yaşama kültürünü tüm dünyaya öğretmiş aziz milletimiz; farklılıkları çatışma konusu değil zenginlik görerek, terörün gölgesinde olmayan bir demokratik sivil siyaseti sonuna kadar hak etmektedir.
Önce ülkem ve milletim anlayışıyla Sayın Devlet Bahçeli’nin çağrısı, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu Türkiye Yüzyılı Vizyonu çerçevesinde liderliği ve kararlı duruşu, birçok farklı siyasi parti ve çevrenin desteği ile Terörsüz Türkiye hedefi ülkemizin gündemi haline gelmiştir.
Terör örgütünün hiç bir pazarlık söz konusu olmadan kendisini feshetmesi, güvenlik alanında olduğu kadar, kalkınma ve demokrasi bakımından da yeni bir ortam ve dönem anlamı taşımaktadır.
Son olarak Terörsüz Türkiye hedefine yönelik yeni bir aşamaya geçilmiş, kurucusu tarafından terör örgütüne feshetme çağrısı yapılmıştır. Bu yeni safhayı ve bunun sahadaki somut yansımalarını ilgili kurumlarımızla birlikte dikkatle takip edeceğiz. Temenni ederiz ki bu fırsat değerlendirilsin, bu çaba hızlı bir şekilde başarıyla sonuçlansın ve bölgemiz üzerinde emperyal heveslerle plan yapanların tuzakları en kısa yoldan bozulsun.
85 milyon insanımızın bin yıllık kardeşlik, inanç ve kader ortaklığı zemininde; Sayın Cumhurbaşkanımızın dirayetli liderliğinde Türkiye Yüzyılı her halükarda birliğin, kardeşliğin ve huzurun yüzyılı olacaktır.
Ay yıldızlı şanlı bayrağımızın gölgesinde, demokratik, güçlü ve müreffeh Türkiye Cumhuriyeti Devleti, iç cephesini tahkim ederek, bölgesinde ve küresel düzeyde mazlumların umudu, adaletin gür sesi olarak tarihi yürüyüşünü sürdürecektir."
