Ankara, yüzyıllardan beri insanların temizlenme ihtiyacını gidermek amacıyla inşa edilen tarihî hamamlarıyla zengin bir kültürel mirasa ev sahipliği yapıyor.

Hamam kelimesi Arapçada "ısıtmak, sıcak olmak" anlamındaki "hamm" kökünden türetilmiş olup evlerde yeterli yıkanma mekânlarının olmaması sebebiyle hamam kültürü oluştuğu ifade ediliyor. Türk hamamı ise 15'inci yüzyılın ikinci yarısında Anadolu'nun hamam kültürüyle birleşerek ve yeniden şekillenerek günümüzde kadar geliyor. 

TURİSTLERİN İLGİ ODAĞINDA 

Ankara'da bulunan tarihî hamamlar, şehrin tarihi dokusunu ve kültürel çeşitliliğini yansıtan önemli yapıtlar olarak yerli ve turistlerin ilgisini çekiyor. Bu hamamlar, Anadolu Beylerbeyi İshak Paşa tarafından yaptırılan Altındağ ilçesindeki Şengül Hamamı, II. Murad'ın Kadı Askeri Celaleddin Karaca Bey tarafından inşa edilen Hacettepe yakınlarında bulunan Karacabey Hamamı ve Ulus'taki Eynebey Hamamı gibi tarihî öneme sahip yapıları içeriyor. 

Hamamlar, Osmanlı toplumunda sosyal yaşamın önemli bir parçası olmuş, aynı zamanda kültürel etkinliklerin ve toplumsal olayların merkezi haline gelen yerlerden birisi olarak görülüyor. Özellikle "gelin hamamı" geleneği, düğünden önce gelinlerin temizlenip hazırlandığı ve sosyal etkileşimlerin yaşandığı özel eğlenceler olarak biliniyor. 

Bugün Ankara'daki tarihî hamamlar, şehrin geçmişine tanıklık eden ve ziyaretçilere geleneksel Türk hamam kültürünü yaşatma amacı güden önemli yapılar olarak varlıklarını sürdürüyor.

Ankara'nın hamamları, şehrin kültürel dokusunun korunmasında ve geçmişten günümüze sağlık ve kültürel mirasın taşınmasında önemli bir role sahip.