Yavuz Ağıralioğlu, binlerce kişinin ölümüne neden olan 6 şubat depremleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. Yaptığı açıklamada, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremin ardından yaşanan acıların hala taze olduğu vurgulandı.
"DEPREM ÖNCESİNDE ALINAN TEDBİRLER EKSİKTİ"
Yavuz Ağıralioğlu, hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, tedavi gören yaralılara ise acil şifalar diledi. Depremlerin 11 il, 124 ilçe, 6929 köy ve mahallede ağır yıkımlara yol açtığı, 53 bin 537 can kaybı ve 107 bin 213 yaralı olduğunu belirtti. Ayrıca 14 milyon vatandaşın doğrudan etkilendiği ve 1.74 milyon kişinin geçici koruma kapsamında bölgeden göç ettiği aktardı.
Bu büyük felaketin ardından, yaşananların yalnızca doğal afetin etkileriyle değil, aynı zamanda eksik planlama ve yetersiz kriz yönetimiyle de şekillendiği ifade eden Ağıralioğlu, bu durumun daha önceden önlenebilir olduğunu savunarak, deprem öncesinde alınan tedbirlerin eksik olduğu, kriz sırasında ise koordinasyonsuzluk ve yetersizliklerin felaketi daha da büyüttüğüne dikkat çekti.
"DEPREM BÖLGESİNDE KRONİK HASTALIKLAR ARTACAK"
Ağıralioğlu, açıklamasında, "Resmi verilere göre, depremzedelere 201 bin konut teslim edilmiştir. Ancak, eğer bu konutlar deprem öncesinde hazırlanan, tatbikatı yapılmış bölgelerde inşa edilseydi ya da binalar güçlendirilseydi, bu kadar can kaybı yaşanır mıydı?" sorusunu gündeme getirdi. Deprem sonrası, vatandaşların barınma, beslenme, asbest ve atık yönetimi gibi halk sağlığı tehditleriyle karşı karşıya olduğunu belirtilirken, özellikle hava ve su kirliliğinin kronik hastalıkları artıracağını dile getirdi.
Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunu ve nüfusunun yüzde 95’inin deprem tehlikesi altında yaşadığını hatırlatan Ağıralioğlu, afetlere karşı hazırlıklı olmanın önemini vurguladı. Deprem öncesi tedbirlerin alınması, altyapının güçlendirilmesi ve toplum tabanlı afet yönetimi sistemlerinin oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. İstanbul'un büyük deprem riskinide hatırlatarak, yöneticilere bu gerçeği göz ardı etmemeleri çağrısında bulundu. Afet yönetiminin siyasi çekişmelerin dışında tutulması gerektiği ifade etti.
ANAHTAR PARTİ'DEN HÜKÜMETE ÇAĞRI
Anahtar Parti lideri Ağıralioğlu, deprem ve diğer doğal afetler için kapsamlı bir afet planı hazırlanması gerektiğini yineleyerek, hükümeti özellikle Bingöl Karlıova’daki deprem riski konusunda uyardı. "Bu bölgede deprem riski analizi yapıldı mı? Varsayılan deprem durumunda, afetin yönetilmesi için bir planınız var mı?" sorusu yönelerek, hükümetin bu konuda ne kadar hazırlıklı olduğunu sorguladı.
"Unutmayın, riski yönetemeyen afetleri de yönetemez." diyen Ağıralioğlu, hükümete sorular yöneltti: "Çeyrek asırdır tüm yetki ve sorumlulukları elinde tutan hükümet, doğal afetleri yine ‘asrın felaketi’ne dönüştürmeye mi devam edecek, yoksa sorunları sürdürülebilir bir şekilde çözecek mi? Türkiye’nin geleceğini güvence altına almak için gereken önlemleri almayı bir sorumluluk olarak görüyoruz." dedi.
"TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ İÇİN HAREKET ZAMANI"
Ağıralioğlu, bilimsel veriler ışığında, liyakatli kadrolarla ve şeffaf bir yönetim anlayışıyla Türkiye'yi depreme dayanıklı hale getirmek için mücadele etmeye kararlı olduklarını ifade etti. Aynı zamanda afetlere karşı alınacak tedbirlerin can kayıplarını ve yıkımları en aza indirebileceğini hatırlatarak, Türkiye’nin artık bu gerçekle yüzleşmesi ve gerekli adımları atması gerektiğini vurguladı.
Depremlerle kaybedilen tüm vatandaşları bir kez daha rahmetle anarken, milletin başı sağ olsun dileklerinde bulundu. "Türkiye’yi daha güvenli, daha dirençli bir ülke haline getirmek hepimizin sorumluluğudur." diyerek, tüm halkı harekete geçmeye çağırdı.