Anadolu’nun bilge kahramanı ve mizah ustası Nasreddin Hoca, tüm insanlığa umut ve düşünce dolu mizahi anlatımlarıyla seslenmeye devam ediyor. Ancak bu kez, bilinenin ötesinde bir tasvirle karşımıza çıkıyor. Altındağ'da bulunan Ankara Garı’nın önünde yer alan ve devlet sanatçısı Metin Yurdanur’un 1979’da yaptığı “Miras Heykeli”nde, Nasreddin Hoca ters bindiği ünlü eşeğinin yerine bir Hitit aslanı üzerinde oturuyor. Eser, Anadolu’nun binlerce yıllık kültürel mirasını tek bir figürde özetliyor.
Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından 1979 yılında başlatılan "kentin plastik unsurlarla donatılması projesi" kapsamında hazırlanan Miras Heykeli, Nasreddin Hoca’nın mizah ve düşünce mirasını Hitit kültürünün sembolü olan çift başlı ve kanatlı bir aslanla birleştirerek görsel bir şölen sunuyor. Heykelin bu ilginç birleşimi, Anadolu’nun çok katmanlı kültür yapısına gönderme yaparak Hititlerden Selçuklu ve Osmanlı’ya kadar uzanan bir devamlılığı simgeliyor.
İLK SİVİL HEYKELLERDEN BİRİ
Nasreddin Hoca’nın her zamanki gibi ters bindiği, bu kez kanatlı bir aslan olarak betimlenmiş figürle, Yurdanur aslında “zamanda yolculuk yapan bir seyyah”ı canlandırıyor. Cumhuriyet döneminde kent meydanlarında yer alan Atatürk ve Kurtuluş Savaşı anıtlarının ardından dikilen ilk sivil heykellerden biri olan Miras Heykeli, sadece bir sanat eseri değil, aynı zamanda kent halkına ve gelen misafirlere Anadolu kültür mirasını hatırlatan sembolik bir yapı olarak öne çıkıyor.
Metin Yurdanur’un özgün ve zamansız çalışması olan Miras Heykeli, Nasreddin Hoca’yı sadece Türkiye sınırları içinde değil, tüm insanlığa ilham veren bir figür olarak yansıtıyor. Göle maya çalan, dünya merkezini Akşehir’de bulan Nasreddin Hoca, bu kez Hititlerin güçlü ve bilge sembolü olan aslanıyla Ankara Garı’nda Anadolu’nun mirasını simgeliyor.
Yurdanur’un “Eller” heykeli Abdi İpekçi Parkı’nda, “Dayanışma” eseri ise Batıkent’te yer alırken, Miras Heykeli de Ankara Garı’nda ziyaretçilerini ağırlıyor.